Araştırma: Sosyal medya ve akıllı telefonların yükselişinden bu yana insanlar daha çok yalan söylemeye mi başladı?

İnsanlar etkileşim kurarken genellikle teknoloji kullandığımız için dürüstlükle daha az karşılaştığımızı ve kullanıcılara haksızlık edildiğini düşünüyor. Ancak dijital çağda yalanların arttığı düşüncesi, verilerle uyuşmuyor.


11/05/2022 13:15 5 dk okuma

Bu içerik 1 yıldan daha eski tarihlidir.

Teknoloji insanlara, bağlantı kurmak için birçok olanak tanıyor; peki yalan söylemeye daha çok alan da açıyor mu?

Arkadaşınızla yaptığınız plandan kurtulmak için beyaz yalanlar söylüyor, daha çekici görünmek için boyunuzun çok daha uzun olduğunu yazabiliyor ya da itibarınızı korumak için patronunuza e-posta üzerinden bahane uyduruyor olabilirsiniz.

Sosyal psikologlar ve iletişim bilimcileri, uzun zamandır en çok kimin yalan söylediğinin yanı sıra, insanların en çok ne şekilde, yani yüz yüze mi yoksa başka bir iletişim aracıyla mı yalan söylediklerini de merak ediyor.

2004 yılında yapılan önemli bir çalışma, yalan oranıyla teknoloji arasındaki ilişkiyi ele alan ilk araştırmalardan. O zamandan beri iletişim biçimlerimiz değişti: Artık daha az telefon görüşmesi yapıyor, sosyal medya mesajlaşma uygulamalarını daha çok kullanıyoruz. Bu  içerik, bu çalışmanın sonuçlarının günümüzde ne kadar geçerli olduğu inceleyecek.

2004 yılında, iletişim araştırmacısı Jeff Hancock ve meslektaşları, 28 öğrencinin yedi gün boyunca yüz yüze, telefonla, anlık mesajlaşmayla ve e-postayla kurdukları sosyal etkileşimlerin sayısını bildirmelerini istedi. Öğrenciler aynı zamanda her sosyal etkileşimde kaç kez yalan söylediklerini de bildirecekti.

Sonuçlara göre insanlar sosyal etkileşim başına en çok telefonda yalan söylüyordu. En az yalan ise e-posta aracılığıylaydı.

Bu bulgular, Hancock'un "özellik temelli model" ismini verdiği çerçeveyle uyumluydu. Bu modele göre, bir teknolojinin belirli yönleri, mesela insanların sorunsuz bir şekilde iletişim kurup kuramadığı ya da mesajların kısa sürede iletilip iletilmediği ve iletişime geçen kişilerin birbirinden uzak olup olmadığı gibi faktörler, insanların en çok ne şekilde yalan söyleme eğiliminde olduklarını öngörüyor.

Hancock'un çalışmasında, sosyal etkileşim başına en çok yalan, tüm bu yönlere sahip tek teknoloji aracılığıyla söyleniyordu; yani telefon. En az yalan ise insanların eş zamanlı iletişim kuramadığı ve mesajların kaydedildiği e-posta aracılığıyla söyleniyordu.

Hancock'un çalışmasını yeniden ele alalım

Hancock çalışmasını yürüttüğü sırada, yalnızca birkaç seçkin üniversitedeki öğrenciler bir Facebook hesabı oluşturabiliyordu. iPhone, "Project Purple" kod isimli, son derece gizli bir projeydi ve gelişiminin ilk aşamalarındaydı.

Peki Hancock'un çalışmasının sonuçları yaklaşık 20 yıl sonra nasıl?

David Markowitz, yürüttüğü yeni bir çalışmada daha büyük bir katılımcı grubuyla çalışarak daha fazla teknoloji biçiminden gelen etkileşimleri inceledi. Toplam 250 kişi, yedi gün boyunca yüz yüze, sosyal medya, telefon, mesajlaşma, görüntülü konuşma ve e-posta aracılığıyla edindikleri sosyal etkileşimlerin sayısını ve yalan söyledikleri anları kaydetti.

Hancock'un çalışmasında olduğu gibi, insanlar en çok, eş zamanlı olan ve kaydedilmeyen mecralar aracılığıyla, iletişim kuran kişiler birbirinden uzaktayken yapılan sosyal etkileşimlerde yalan söylüyorlardı: Yani telefonda veya görüntülü konuşmada. Sosyal etkileşim başına en az yalanı ise e-posta aracılığıyla söylediklerini belirttiler. İlginç olan ise iletişim biçimlerindeki farklılıkların küçük olması. Katılımcılar arasındaki farklılıklar, yani insanların yalan söyleme eğilimlerinde ne kadar farklılık gösterdiği, yalan söyleme oranında mecra farklılığından daha etkiliydi.


sosyal medya yalanGrafik çeşitli iletişim biçimlerinde yalan söyleme oranlarını gösteriyor. Sosyal etkileşim başına en çok yalan telefonda ya da görüntülü konuşmada söyleniyor. Sırayla: E-posta, yüz yüze, telefon, sosyal medya, mesajlaşma, görüntülü konuşma.

Son yirmi yılda insanların iletişim biçimindeki değişikliklere rağmen ve Covid-19 pandemisinin insanların sosyalleşme şeklini değiştirmesinin yanı sıra, insanlar sistematik olarak ve özellik temelli modele uygun olarak yalan söylüyor.

Farklı mecraların neden farklı yalan oranlarına yol açtığını tam olarak anlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olsa da bu sonuçlar için birkaç olası açıklama mevcut. Bazı mecraların, yalan söylemeyi kolaylaştırmada daha iyi olması mümkün. Telefon ya da görüntülü konuşma gibi bazı mecraların, yalan söylemek daha kolaymış gibi hissettiriyor ya da yakalanılırsa sosyal ilişkilere daha az zarar verecek gibi hissettiriyor olması muhtemel.

Yalan oranlarının teknoloji mecraları arasında da farklılık gösteriyor olma sebebi, insanların belirli sosyal ilişkiler için belirli teknoloji biçimlerini kullanıyor olması da olabilir. Örneğin, insanlar e-postayı yalnızca meslektaşlarına gönderiyorken görüntülü konuşma daha kişisel ilişkiler için uygun olabilir.

Buradan edinebileceğimiz iki çıkarım var.

İlk olarak, iletişim mecraları arasında yalan söyleme oranlarında genel olarak küçük farklılıklar bulunuyor. Bireyin yalan söyleme eğilimi, e-posta atıyor ya da telefonla konuşuyor olmasından daha önemli.

İkincisi, genel olarak yalan söyleme oranı düşük. Çoğu insan dürüst; bu da çoğu insanın çoğu zaman dürüst olduğunu söylediğini ve toplumda sık sık yalan söyleyen çok az kişi bulunduğunu öne süren doğruluk-varsayılan teorisiyle uyumlu bir önerme.

2004'ten bu yana sosyal medya, diğer insanlarla etkileşime geçtiğimiz başlıca mecralardan biri haline geldi. Bununla birlikte, internet veya başka teknolojiler aracılığıyla kurulan iletişimin, şahsen kurulan iletişime kıyasla nicelik ve nitelik bakımından daha kalitesiz sosyal etkileşimlere yol açtığına dair yanlış bir algı bulunuyor.

İnsanlar genellikle etkileşim kurarken teknoloji kullandığımız için dürüstlükle daha az karşılaştığımızı ve kullanıcılara haksızlık edildiğini düşünüyor.

Bu algı yanıltıcı olmakla kalmıyor, ayrıca ampirik kanıtlarla da desteklenmiyor. Dijital çağda yalanların arttığı düşüncesi, verilerle uyuşmuyor.

Bu içerik Teyit tarafından çevrilmiştir.

Are people lying more since the rise of social media and smartphones?, NiemanLab, 10/11/2021

Çeviri: Can Başaçek

Kapak Görseli: Freepik

teyitlendin banner