Teyit etkisi (3): Medya ekosistemini dönüştürmek bizim işimiz mi?

Teyit etkisi dizisinin bu bölümünde medya ekosisteminde sesimizi duyurup duyuramadığımızı görebilmek için yaptığımız etki odaklı anketin sonuçları yer alıyor.


26/10/2021 16:30 7 dk okuma

Bu içerik 1 yıldan daha eski tarihlidir.

Sorunun cevabı Teyit için “evet.” Eleştirel düşünme yetisinin topluma nüfuz edebilmesinde medyanın işlevini tespit etmek kolay. Türkiye’nin kutuplaşmış atmosferinde faaliyet gösteren, hatta yer yer kutuplaşmayı körükleyen medyadan, bilgi ekosisteminin ortak değeri olarak eleştirel düşünmeyi teşvik etmesini beklemek naiflik olurdu. Hayatın olağan akışı medyayı tarafsızlığa, eleştirel bakışa, nitelikli işler çıkarmaya zorlamadıkça medya ekosisteminin bu buhrandan sıyrılması güç görünüyor. Teyit, burada bir zorlayıcı olarak devreye giriyor.

Türkiye’de özerk özneler olarak gazetecilerin etkisini tartmak her geçen gün zorlaşıyor olsa da, gazeteciler kurumların ayakta kalmalarının nedenlerinden. Kurumsal tutumların gazetecileri meslek ilkelerini hiçe saymaya zorladığı, etik kaygılara tutunanların meslekten uzaklaştırıldığı bir ekosistemden bahsedildiğinin hatırda tutulması lazım.

Medya ekosisteminde sesimizi duyurup duyuramadığımızı görebilmek için sosyal etki danışmanı Tuba Emiroğlu’nun katkısıyla gazetecilerle sosyal etki odaklı bir anket yaptık. Binin üzerinde isme e-posta yoluyla ilettiğimiz anketi 161 gazeteci doldurdu. Temmuz 2020’de yapılan anketten çıkan bulguları, yine Emiroğlu’nun yardımıyla yaptığımız birebir görüşmelerden elde edilen bilgilerle birlikte değerlendirdik.

Katılım oranının düşük kalmasının nedeni anketin konusunun çekici gelmemesi de olabilir, medyadaki genel güvensizlik hissinin bir yansıması da, yoğun çalışma temposunun yarattığı zamansızlık da. Katılımın sınırlı kalmasının nedenleri üzerine daha fazla kafa yormamızın gerekli olduğu anlaşılıyor.

medya ekosistemi demografik veriler

Aktif olarak bir medya kuruluşunda gazetecilik yapan 104 kişiye baktığımızda, örneklemin 31 editör ve 24 yöneticiyi içerdiğini görüyoruz.

Gazeteciler sahte haber üretiminin yaygın olduğu fikrinde

“Teyit etkisi” serisinin ikinci yazısında Türkiye genelinden 2 bin 675 kişinin katılımıyla yaptığımız anketten söz etmiş ve katılımcıların ezici bir çoğunluğunun haberlerin doğruluğundan hayli kaygı duyduklarını ifade etmiştik. Açıkça görülüyor ki gazeteciler de benzer kaygılara sahip.

sahte haber turkiyede ne derece yaygin

Gazeteciler sorun tespiti konusunda da Teyit’le hemfikir görünüyor. Yanlış bilgi sorununun bir ayağı olarak “sahte haber üretimi”nin yaygınlığında sektörün görüşlerini yabana atmamak gerek.

en cok sahte haberin hangi basliklarda uretildigini dusuyorsunuz

Ankete katılan gazetecilere göre, en çok sahte haber siyaset, ekonomi ve magazin alanlarında üretiliyor. Türkiye genelinde haber tüketicileriyle yaptığımız ankette ise, insanların en çok siyaset, sağlık ve ekonomi alanlarında haberleri doğrulama ihtiyacı hissettiği tespitinde bulunmuştuk. Gazeteciler ve haber tüketicileri siyaset ve ekonomi başlıklarında ortaklaşıyor. Pandemide gerçekleştirilen bu ankette, gazetecilerin magazin haberlerini sağlık haberlerinden daha sorunlu bulması da ilginç bir bulgu. Teyit olarak metodolojimize çoğunlukla uymadıkları için magazin iddialarını pek ele almıyor olsak da, gazetecilerin kaygılarını not etmekte fayda var.


Çözüm teyitçiler ve teyit mekanizmaları (mı?)

Bir iddiayı ilk ortaya atan veya kitleselleştirenleri tespit etmek kimi zaman hayli güç. Ancak bazen medya kuruluşlarının öne çıktığı görülüyor. 

sahte haberin haber merkezlerinin en onemli sorunlarindan biri oldugunu dusunuyorum

Ankete katılan gazetecilerin ciddi bir bölümü, sahte haberin haber merkezlerinin en önemli sorunlarından biri olduğunu düşünüyor. Haksız da değiller. Yanlış haberlerin paylaşılması, kurumun itibarı kadar, gazetecinin mesleki kariyerini de ilgilendiriyor. Haber merkezlerinin kimi zaman kasten, kimi zaman hatayla yaydığı yanlış bilgi, ekosistemi kirleten başlıca unsurlardan.

Peki çözüm ne? Gazetecilere sorduğumuz iki ayrı soruya verilen yanıtlar bir fikir verir nitelikte.

medya kuruluslarinin ozellikle haberleri teyit etmek icin birilerini istihdam etmesi

gazetecilerin haber teyit araclarini etkin kullandigini dusunuyorumGazetecilerin önemli bir kısmı medyanın teyitçi istihdam etmesi gerektiği, meslektaşlarının teyit araçlarını pek etkin kullanamadığı görüşünde.

gazeteci gorusu 1

Burada dikkat edilmesi gereken şu: Sahte haber sorunu teyitçi istihdam etmek, teyitçi yetiştirmek veya gazetecilere teyit araçlarını benimsetmekle ortadan kalkacak bir sorun değil. 

Meseleye geniş bakıldığında, Türkiye’de büyük medya kuruluşlarının varoluşsal bir kriz içerisinde olduğu, tarafsızlığın artık jenerik bir beyan olarak dahi dillendirilmediği, yanlı ve kimi zaman ciddi yanlış bilgiler barındıran haberlerin normalleştiği görülüyor. Yani yanlış bilgi sorununu salt bir istihdam meselesi olarak görmek isabetsiz olur. Sistemik sorunlara sistemik müdahaleler gerekiyor. Ama bu, tek tek gazetecilerin teyitçi titizliğiyle çalışmaları, teyit mekanizmaları ve araçlarını öğrenmeleri gereğini silmemeli.

Gazeteciler doğrulama kuruluşlarından haberdar mı?

Bu noktaya kadar ankete katılan gazetecilerin sorunun ciddiyetinin ve haber teyit mekanizmalarının öneminin farkında olduklarını olduğunu gördük. Peki gazeteciler doğrulama kuruluşlarını biliyor mu? 

gazeteci gorusu 2 

Bir diğer soru ise şu: Teyit dört yıllık yayın hayatı boyunca etki alanını gazetecileri kapsayacak şekilde ne ölçüde genişletebildi? Teyit’in medya ekosistemi üzerindeki etkisini anlamlandırabilmek için bu sorulara yanıt aramak gerek. 

asagidaki dogrulama kuruluslarindan hangilerini biliyorsunuz

Ankete katılan gazetecilerin ciddi bir kısmının Teyit’i bildiği anlaşılıyor. Öte yandan buraya bir şerh düşmek gerek. Anket katılımcılarını içeren örneklem, Türkiye’deki tüm gazeteciler içerisinden rastgele seçilmiş bir gazeteci grubu değil. Teyit’in ankete katılmaları için davet gönderdiğin binin üzerinde gazeteci içerisinden 161’i bu ankete katıldı ve ankete katıldıklarında bunun Teyit’in sosyal etki ölçümü odaklı bir anket olduğunun bilincindelerdi. Yani katılanların ekserisinin Teyit’i bildiği için ankete katılmış olma olasılığı yüksek. Doğrulama alanına dair bir fikirleri olduğu için katılma kararı almış olma olasılıkları da var. Yani hangi açıdan bakarsak bakalım, istatistiklerin gazetecileri temsil gücü zayıf.

Buradan yapılabilecek çıkarımlar çok güçlü olmasa da genel olarak Teyit’in ve belli başlı doğrulama platformlarının gazeteciler arasında belirli düzeylerde biliniyor olduğunu söylemek mümkün. Teyit’i bilenlerin sosyal etki odaklı sorduğumuz farklı sorulara verdiği yanıtlar ise daha kuvvetli çıkarımlara kapı aralıyor.

Teyit’i bilen gazetecileri nasıl etkileyebildik?

Anketten edindiğimiz bulgulara göre Teyit’i bilen gazetecilerin büyük bir kısmı Teyit’ten önce de haber doğrulama alanında çalışmalar yapıldığını biliyormuş ve haber doğrulamanın ne denli önemli ve gerekli olduğunun farkındaymış. Bu noktalarda Teyit’in ortaya çıkışıyla birlikte gazetecilerin tutumlarında keskin bir değişimin yaşanmış olduğu söylenemez. 

gazeteci gorusu 3

Ankete katılan gazetecilerin çoğu haber hazırlarken araştırmaya ayırdıkları sürenin Teyit’in ortaya çıkışıyla pek değişmediğini belirtiyor. Ezici çoğunluk “Teyit olmasaydı da yanlış bilgi sorunu konusunda farkındalığım olurdu” demiş. Peki Teyit ankete katılan gazeteciler için neyi değiştirdi?

teyiti bilenler uzerinde etki

Ele aldığımız bazı iddialara ilişkin hazırladığımız analizler sonrasında bize kimi zaman “bunu teyit etmeye ne gerek vardı?” sorusu yöneltiliyor. Her bir analizimizde iddianın teyitlenmesinin yanı sıra okuyucularımıza bir veya birden fazla doğrulama metot veya aracının pratik uygulamalarını anlatıyoruz. En basit görünen iddialarda dahi doğrulama adımlarını tane tane aktarmamız, her bir okuyucumuzu bir teyitçiye dönüştürme arzumuzdan kaynaklı. Teyit’i bilen gazetecilerin önemli bir kısmının Teyit sayesinde haber doğrulama araç ve yöntemleri hakkında daha fazla bilgi sahibi olması, aşama kaydedebilmiş olduğumuzu gösteriyor.

Haber merkezleri üzerinde sınırlı Teyit etkisi

104 katılımcının çalıştıkları kuruluşlarda Teyit’in ortaya çıkışıyla birlikte herhangi bir değişim gözlemleyip gözlemlemedikleri konusu da bizim için önemliydi. Bu sorulara verilen yanıtları değerlendirdiğimizde Teyit’in haber merkezleri üzerindeki etkisinin sınırlı kaldığını, daha doğru bir ifadeyle gazetecilerin bu etkinin sınırlı kaldığını düşündüğünü görüyoruz.

gazeteci gorusu 4

Ankete katılan yalnız 26 gazeteci, çalıştığı haber merkezinin Teyit’ten sonra yanlış bilgi sorununu ciddiye almaya başladığını belirtirken, “çalıştığım kurumda haber yayın politikası Teyit’ten sonra değişti veya sorgulanmaya başladı” diyen gazeteci sayısı 13.

haber merkezlerinde etki

Teyit’in sosyal etkisinin bir nebze daha görünür olduğu alanın gazetecilere verilen eğitimler olduğu anlaşılıyor. Ancak bu dahi sorgulanır nitelikte.

 

gazeteci gorusu 5

Medyanın endüstriyel buhranı ve derinleşen kutuplaşmaya bakarak haber merkezlerinin kolay kolay değişemeyeceği öngörülebilir. Sistemik bir krizden söz ediyoruz ve bu krizi bir başına Teyit’in çözmesi mümkün değil. Yine de sistemik iyileşme için olumlu sinyaller yakalayabiliyoruz.

“Teyit Etkisi” serisinin bir sonraki yazısında “doğrulama kuruluşları bizi nasıl biliyor?” sorusuna yanıt arayacağız

Katkı verenler: Mert Can Yılmaz, Sarper Erinç Aktürk, Tuba Emiroğlu, Ekin Yıldırım, Tuna Semir Akpınar

factorybanner