Eylül 2022’de Teyit’in internet sitesinde gezerken bir stajyer ilanına denk geldim. Aklımdan geçen ilk şey başvurmak oldu. Daha sonra stajyer yazar olarak programa kabul edildim ve ekibe adapte olmaya çalıştım.
Ekipte geçirdiğim öğrenme ve deneyim sürecinin ardından ilk analizle baş başa kaldım. Analizlerde genelde iki tip konuyla karşılaştığımı söyleyebilirim. İlk tip, hızlı bir şekilde viral olan ama ilk bakışta bile şüphe uyandıran içeriklerdi. Bunlar çoğunlukla komplo teorileri içeren, bilim dışı iddiaları dillendiren paylaşımlardı. Roma döneminden kalma UFO motifli mozaik bulunduğu ve İtalya’daki bir tiyatro salonunun çocukları “kurban etmek” için kullandığı iddiası bunlara örnek olarak gösterilebilir. Bu süreçlerden sonra komplo teorileri hakkında düşünme fırsatı da yakaladım.
Dışarıdan bakınca bu iddialarla kurduğunuz ilişki ile içerde olduğunuz zaman kurduğunuz ilişki aynı değil. Artık komplo teorilerini ortaya atan kişilerin içinde bulunduğu süreç ve motivasyonları da anlamaya gayret ediyorum.
Karşılaştığım diğer iddialar ise daha çok çarpıtılmış veya bağlamından koparılmış, konulardı.
Neler öğrendim?
Teyit’in stajyeri olarak analiz yazım aşamasında tüm iddiaların aynı titizlik ve iyi düşünülmüş somut kanıtlarla incelenmesi gerektiğini öğrendim.
Yüksek lisans teziyle mücadele eden bir sosyal bilimci olarak Teyit ekibiyle çalışmanın kalemime çok büyük bir katkısı olduğunu söylemeliyim. Disiplinimde özellikle anaakım teorilerin baskın olduğu başlıklarda pek de vurgulanmayan bu özelliği Teyit sayesinde kazandım ve gerek akademik gerek özel yaşantımda kullanmaya başladım. Bir yayını okurken, televizyonda veya sosyal medyada bir tartışmayı dinlerken hatta tezimi yazarken eleştirel düşünmeye, şüpheci yaklaşmaya ve sorgulamaya artık çok daha fazla önem veriyorum.
Teyit dolandırılmaktan kurtarır
Aynı zamanda dezenformasyonun özellikle sosyal medyada ne kadar yaygın olduğunu ve kadar tehlikeli toplumsal çıkarlara sahip olabileceğini gördüm. Yanlış bilginin toplumsal ölçekte korku, panik ve öfke gibi duyguları kolayca yaratabildiğine şahit olmak gerçekten ürkütücü. Bu nedenle Teyit’ten öğrendiğim en önemli şeylerden biri de yanlış bilgiyle mücadele etmenin önemi. Dahası, Teyit’in sıkça kullandığı bir yöntem olan tersine görsel arama sayesinde bir arkadaşımı dolandırılmaktan kurtardım.
Arkadaşım bir ağ üzerinden iş başvurusunda bulunmuştu ve iletişime geçen kişinin WhatsApp üzerinden yazıyor olması dikkatimizi çekmişti. Şahsın kullandığı profil resmini tersine görsel arama yöntemiyle arattığımda fotoğraftaki takım elbiseli erkeğin iş dünyasına yeni girmiş ve pek tanınmayan bir iş insanı olduğunu görmüştük. Arkadaşıma yazan kişiyle fotoğraftaki şahsın isim, işyeri, sektör ve bulundukları şehir gibi detayları örtüşmüyordu. Fotoğrafın başkasına ait olduğunu bu şekilde anlamıştık.
Kısacası, şüphelenmek ve teyitlemek hayatın birçok alanında işimize yarayabilir. İnsanın karşısına çıkan bilgilerle bu gibi şekillerde baş etmeyi öğrenmesinin öncelikle kendisini güçlendiren bir şey olduğunu düşünüyorum.
Duyduklarımızı ve okuduklarımızı araştırabileceğimiz birçok açık kaynağa sahibiz. Bunlardan güvenilir olanlarını seçip, bilgilerimizi süzgeçten geçirirsek pratikte çok daha doğru kararlar verebiliriz. Örneğin, küçük yaşta kulağına su kaçan babamın, komşunun tavsiyesi üzerine kulağında gazete yakılmasının ardından işitme sorunu çekmesi günümüzde kolayca önlenebilir olmalı.
Bu bir veda değil
Stajımın dolu dolu geçtiğini ve bana önemli şeyler kattığını söyleyebilirim. Teyitçilik hakkında bambaşka bir literatür keşfettim, çeşitli dijital araçları aktif şekilde kullandım, teyit yöntemlerini öğrendim. Daha önce okuduğun analizlerin arka planını görmek en ilgi çekici şeylerden biriydi. Herkesin işini en ufak soru işareti ve şüpheye mahal vermeyecek titizlikle yapmaya çalışması benim için büyük bir teşvik kaynağı oldu.
Ama en mutlu olduğum şeylerden biri de bunun benim için bir veda olmaması. Bağımsız teyitçi olarak başka yazılarda görüşmek üzere.