Kara Kutu’nun yöntemi - III: 30 farklı kaynaktan yapılan intihaller

“Kara Kutu’nun yöntemi” serisinin üçüncü ve son yazısında, önce kitabı incelerken neden intihalden şüphelendiğimizi açıklamaya çalışacak, intihalin nasıl tespit edilebileceğini anlatacağız.


17/02/2020 09:25 16 dk okuma

Bu içerik 3 yıldan daha eski tarihlidir.

“Kara Kutu’nun yöntemi” serisinin üçüncü ve son yazısında, önce kitabı incelerken neden intihalden şüphelendiğimizi açıklamaya çalışacak, intihalin nasıl tespit edilebileceğini anlatacak ve internetten erişilebilen, halka açık bazı metinlerin kitaba nasıl kopyalanıp yapıştırıldığını 30 farklı kaynaktaki toplamda 36 örnekle göstereceğiz.


İntihal nasıl tespit edilebilir?

İntihal kelimesi Türk Dil Kurumu’nca tek kelimeyle tanımlanmış: “Aşırma”. Aşırma ise “başkalarının yazılarından bölümler, dizeler alıp kendisininmiş gibi gösterme veya başkalarının konularını benimseyip değişik bir biçimde anlatma” olarak ifade edilmiş. Başka kaynaklarda yer alan kısımların, bir başkasına doğrudan kopyalanıp yapıştırılarak ve kaynak göstermeksizin aktarıldığını tespit edebilmek için, öncelikle kitabı şüphe kasımızı çalıştırarak okumamız gerekiyor. Kara Kutu bu gözle okunursa intihal sinyalleri yakalamak mümkün. Kitapta tırnak işaretleri (“”) içerisinde uzun alıntılarla yer verilen ve kaynağı belirtilmeyen kesitler, paragraf başına bir tire işareti (-) konularak başka bir kaynaktan aktarıldığı ima edilen ama o kaynağın ne olduğunu söylemeyen metinler, bu sinyallerin başında geliyor.

Bu sinyalleri aldıktan sonra, kitabı bir intihal tespit programına tabi tutmak makul bir seçenek. Bunun için birçok farklı internet sitesinden faydalanılabiliyor. Akademide oldukça yaygın kullanılan Turnitin’in altyapısına sahip Scribbr, bu iş için en uygun sistemlerden biri. Başarılı bir biçimde taranmış ve PDF formatına dönüştürülmüş her belge sisteme yüklenebiliyor ve belirli bir ücret karşılığında belgedeki intihal olma olasılığı olan kısımlar görüntülenebiliyor.

Kitap toplam 580 sayfa. Sistemin altyapısı bu hacimde bir kitabı tek parça taramaya uygun olmadığı için, işlemi 290’ar sayfalık iki parça halinde gerçekleştirdik. İnternet ortamında olmayan, herkesin erişimine açık bir biçimde paylaşılmayan kaynakları taramakta, sistemin sınırlı olduğunu anımsatalım. İnternete yüklenmemiş veya yüklense de erişime kapalı bir kaynaktan yapılan intihalleri, bu sistemle bulmak mümkün değildi. Kimi zaman sistemde görünmeyen intihal örneklerini, kitaptaki iddiaları araştırmalarımız sırasında Teyit ekibi olarak biz fark ettik. Son olarak kullandığımız sistemin farklı dillerden Türkçeye çevirileri tespite olanak tanımadığının da altını çizelim. Yani intihallerin bizim tespit edebildiklerimizden daha fazla olma ihtimali de bulunuyor.

Bu yazıda tespit ettiğimiz 30 farklı kaynaktaki 36 intihal örneğini listeledik. Aslında bulabildiklerimiz bunlardan ibaret değil, ancak kitabın telif hakları söz konusu olduğu için intihal tespit sistemi aracılığıyla elde ettiğimiz raporun tamamını paylaşamıyoruz. 

Örneklere geçmeden önce konuyla ilgili son söz niyetine şunu da söyleyelim. Kitabın 282. sayfasında Soner Yalçın, Kara Kutu’yu atfettiği isim olan Yalçın Küçük’ün şu sözlerini aktarmış: 

“Nerede kolaycılık varsa, orada soysuzlaşma vardır.

Nerede zordan kaçış varsa, orada cehalet vardır.

Kolaycılık ve cehalet, ikiz kardeştir.

Kolaycılık ve cehaletin, doğrulara karşı bir direnişi vardır.”

Yalçın’ın da kitabında intihal yapması da kolaycılığa kaçmak olarak yorumlanamaz mı? 

Kara Kutu'dan intihal örnekleri

1) Cem Terzi, Erkin Başer ve Emel Yuvayapan tarafından kaleme alınmış \"Kapitalizmin Kıskacında Doğa, Toplum ve Bilim\" isimli kitapta yer alan ve Terzi'nin imzasını taşıyan “Bilimi kim nasıl ve neden çarpıtıyor?” başlıklı yazıdan, bazıları birkaç cümleden bazılarıysa birkaç paragraftan oluşan kısımlara Kara Kutu'nun 25 sayfasında (111, 112, 182, 183, 256, 257, 362, 363, 364, 365, 397, 429, 447, 450, 452, 453, 456, 457, 458, 459, 460, 461, 462, 465, 466) rastlanıyor. Cem Terzi’nin ismi kitabın herhangi bir yerinde geçmiyor. Bu sırada bahsi geçen kitabı kaynakçada görmek de mümkün değil.

1 1024x1024Aslında bu örnekte bize “yok artık” dedirten kısım intihalin yazıdaki ara başlığa kadar yapılmış olmasıydı.

Terzi’den yapılan intihaller bununla da sınırlı değil. Kendisinin “Hekimler geçerli ve güvenilir bilgi için tıbbi literatüre güvenemezler” başlıklı yazısından bölümlere, kitapta dokuz sayfada (386, 387, 448, 449, 452, 453, 455, 458, 459) rastlanıyor.

2 1024x1024

2) toplumcutip.blogspot.com adresinde yayımlanmış farklı yazılardan alınmış birbirinden farklı parçalar, kitapta 10 ayrı sayfada (18, 46, 53, 97, 99, 106, 110, 111, 140, 266) bazıları bir iki cümleden bazılarıysa bir paragraftan ibaret birebir alıntılarla karşımıza çıkıyor.

3 1024x1024

İlgili blogun Mehmet Akif Akalın tarafından hazırlandığını görüyoruz. Kitapta Akalın’ın ismi herhangi bir yerde geçmiyor, ancak kaynakçada yazara ait “Toplumcu Tıp-Sovyetler Birliği Deneyimi” ve “Sağlığa ve Hastalığa Toplumcu Bakış” kitaplarının yanı sıra, toplumcutip.blogspot.com’u da görmek mümkün. Kitabı okuyanlar, kitap boyunca herhangi bir referans verilmediğinden, kopyala-yapıştır yapılan kısımların Akalın’a ait olduğunu anlayamıyor.

4 1024x1024

Mehmet Akif Akalın’ın yazokumalari.blogspot.com adresinde yayımlanmış “Tıbbi teknolojinin politik ekonomisi” yazısından kısımlara da kitabın dokuz ayrı sayfasında (393, 394, 398, 399, 401, 408, 409, 412, 488) rastlanıyor. Belirtilen internet sayfası kaynakçada yer almıyor olsa da, yazının Akalın’ın yazdığı kitaplardan birinden olma olasılığı bulunuyor. Ancak Yalçın böyle bir şeyi belirtmediği gibi, bu sözlerin Akalın’a ait olduğunu da ifade etmiyor.

5 2 1024x1024

3) ilacvurgunu.blogspot.com adresinde paylaşılan farklı yazılardan irili ufaklı kısımlara Kara Kutu’nun dokuz ayrı sayfasında (360, 512, 513, 515, 516, 517, 518, 519, 528) rastlanıyor. Bu internet sitesi kitabın kaynakçasında yok. Sitedeki yazılarsa farklı kaynaklardan derlenmiş ve farklı yazarlara sahip. Sayfada yer alan ve Kara Kutu’ya doğrudan aktarılmış bir örnek şu şekilde:

6 1024x1024

Görsellerde yer verilen bu kısım internet sitesinde belirtildiğine göre Aralık 2003’te yayımlanan Aksiyon dergisinin 472. sayısında Birol Uzunay tarafından kaleme alınmış. Aksiyon dergisi artık yayımlanmadığından, bunu net bir biçimde teyit edemiyoruz. Öte yandan Kara Kutu’nun herhangi bir yerinde Aksiyon dergisi veya Uzunay’ın ismi geçmiyor.

7 1024x1024

Kitabın 513 ila 518. sayfaları arası gözden geçirildiğinde, Uzunay’a ait olduğu belirtilen yazıyla Yalçın’ın aktardığı kısımlar arasında başka benzerlikler de göze çarpıyor. Misal, orijinal metnin yayımlandığı belirtilen 2003 yılında Türk lirasından altı sıfır atılmadığından, Uzunay “katrilyonlu” bir değer kullanmış. Bu değer, Kara Kutu’nun 516. sayfasının sonunda da olduğu gibi duruyor.

4) Ali Üçer’in kendi internet sitesinde Aralık 2013’te yayımladığı “Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile TÜBİTAK Yerli İlaç İçin Neden Bu Kadar Geç Kaldı?” başlıklı yazıdan kısımlara kitabın beş sayfasında (485, 486, 487, 492, 493) rastlanıyor. Özellikle 486. ve 487. sayfaların birebir bu yazıdan alıntılarla derlendiği anlaşılıyor. Ancak Üçer’in ismi herhangi bir yerde belirtilmediği gibi, siteye kaynakçada rastlamak da mümkün değil. 

8 1024x1024

5) Aralık 2010’da Milliyet Dış Haberler Biriminden Mithat Yurdakul’un hazırladığı “İlaç deneyleri için Türk kobaylar” başlıklı haberden bölümlere kitabın 322, 531, 532, 533 ve 534. sayfalarında rastlanıyor. Kitabın herhangi bir yerinde Yurdakul’un ismi geçmiyor ve Milliyet gazetesi de kaynakçada yok.

9 1024x1024

6) Memurlar.net’te kaynak olarak Aksiyon dergisinin belirtildiği “Savcı ve Emniyet Müdürü azlettiren soruşturma” başlıklı yazıdan kesitlere Kara Kutu’nun dokuz sayfasında (512, 513, 514, 515, 517, 518, 519, 520, 521) rastlanıyor. İlgili yazının kim tarafından yazıldığını tespit edemesek de, yazının Ocak 2007’de yayınlandığı görülebiliyor. Yalçın’ın Aksiyon dergisiyle ne o dönem ne de öncesinde bir bağı vardı; yazının ona ait olamayacağı söylenebilir.

10 1024x1024

7) Barış Tarımcıoğlu’nun haricihaber.com’da yayımlanan “Aşılar ve bebek ölümleri arasındaki bağlantı” başlıklı metnin önemli bir kısmı Kara Kutu’nun 279. sayfasına doğrudan taşınmış. Ne Tarımcıoğlu ismi kitapta geçiyor ne de haricihaber.com kaynakçada yer alıyor.

11 1024x1024

8) Nurşen Mazıcı’nın “Öncesi ve Sonrasıyla 1933 Üniversite Reformu” başlıklı Birikim dergisinde yayımlanan yazısından bölümler, toplam üç sayfada (83, 84, 85) görünüyor. Ne Mazıcı’nın ismi kitabın herhangi bir yerinde geçmiş ne de Birikim dergisine kaynakçada yer ayrılmış.

12 1 1024x1024

9) Osman Müftüoğlu’nun Hürriyet’te yayımlanan “10 maddede antibiyotik tehdidi” başlıklı yazısından bölümlere kitabın üç sayfasında (332, 333, 334) rastlanıyor. Müftüoğlu’nun ismi kitabın herhangi yerinde geçmiyor ve Hürriyet kaynakçada yok. Müftüoğlu’nun yazısından alınan bazı cümlelerin başına tire (-) işareti konulmuş. Bu işaretle alınan kısımların birer alıntı olduğu ima ediliyor olabilir, ancak kaynağa herhangi bir şekilde referans verilmemesi alıntıyı intihal kılmaya yetiyor.

13 1 1024x1024

10) Mutluhan İzmir’in Karar gazetesine verdiği röportajdan bölümlere kitapta dört ayrı sayfada (216, 222, 225, 230) rastlıyoruz. İzmir’in ismi kitapta hiçbir yerde belirtilmemiş. Kitabın kaynakçasında ise kendisinin iki kitabı görünüyor: “Antidepresan Tuzağı” ile “Yaramaz Çocukları İlaçlamayın.” Karar gazetesi ise kaynakçada yok.

14 1024x1024

11) Gazanfer Aksakoğlu tarafından hazırlanmış ve Toplum ve Hekim dergisinde yayımlanan “Uluslararası Sermaye ve Bağışıklama” başlıklı yazıdan farklı kısımlar, kitapta dokuz farklı sayfada (104, 115, 244, 245, 246, 247, 248, 272 ve 274) irili ufaklı yer alıyor.

Aksakoğlu’nun ismi 246. sayfada “Türkiye’ye bu aşılar nasıl sokuldu; devlet-hükümet tarafından nasıl kabul gördü? Yanıtını Prof. Gazanfer Aksakoğlu versin” diye, 274. sayfada da “Halk sağlığı uzmanı Prof. Gazanfer Aksakoğlu diyor ki” diye anılmış. 247. sayfada ise aktarılan alıntının ardından, “Toplum ve Hekim, 2003” yazılarak Aksakoğlu’nun yazısına bir çeşit referans verilmiş. Kitabın kaynakçasında “Toplum ve Hekim” dergisinin adını görmek mümkün, ancak Yalçın’ın dergideki hangi makaleden yararlandığı spesifik olarak belirtilmemiş.

15 1 1024x1024

Her ne kadar referans sisteminde sorunlar bulunsa da, 246, 247 ve 274. sayfalardaki alıntılar birer intihal örneği olarak görülmeyebilir. Öte yandan kalan altı sayfada yapılan bazı kopyala-yapıştır’lar, Yalçın tarafından kaleme alınmış gibi göründüğünden birer intihal örneği.

16 1 1024x1024

12) Türkiye Aile Hekimliği Dergisi’nde Pınar Efeoğlu Özşeker, Aybike Dip, Nebile Dağlıoğlu ve Mete Korkut Gülmen tarafından kaleme alınan “Sentetik kannabinoidler: Yeni nesil esrar” başlıklı yazıdan alıntılara kitabın iki sayfasında (426, 427) rastlanıyor. Yazarlardan herhangi birinin ismi kitabın bir yerinde belirtilmediği gibi yazının yayınlandığı derginin ismi de kaynakçada yer almıyor.

17 1 1024x1024

13) Vatan gazetesinden Öğe Demirkan’ın “Ketek” isimli antibiyotik üzerine hazırlamış olduğu bir haberin yarısından fazlası doğrudan kitabın 323. sayfasına yapıştırılmış. Demirkan’ın ismi herhangi bir yerde geçmiyor. Vatan gazetesi de kaynakçada yok. 

18 4 1024x1024

Bu örnekte önemli bir nokta daha var: 2006 yılında yayınlanan bu haber metni, Kara Kutu’ya kopyalanıp yapıştırıldığında, metnin henüz yaşanan bir olay üzerine yazıldığı izlenimi oluşuyor. Bu tür intihallerin kronolojik muğlaklığa yol açması ciddi bir problem.

14) Kayıhan Pala tarafından kaleme alınmış “Türkiye için nasıl bir sağlık reformu?” başlıklı makaleden kesitlere kitabın dört ayrı sayfasında (396, 411, 482, 483) rastlanıyor. Kaynakçada Pala tarafından derlenmiş “Şehir Hastaneleri” isimli bir kitap belirtilmiş. Öte yandan herhangi bir yerde Pala’nın adına yer verilmemiş. 396. sayfada Pala’nın makalesinden kopyalanmış şu ifadeler görülebiliyor: 

19 1 1024x1024

15) Memurlar.net’in Vatan gazetesinde yayımlandığını belirterek paylaştığı “Roche doktorları böyle satın alıyormuş” başlıklı yazıdaki çeşitli ifadeler, Kara Kutu’nun 522 ve 523. sayfaları boyunca başlarına tire (-) işareti konarak paylaşılmış. Hangi kaynaktan alındıklarına dair bir işarete ise rastlanmıyor.

20 1024x1024

16) Yalansavar ekibinden Çağrı Yalgın’ın kaleme aldığı “Nobel hastalığı: Baltayı taşa vuran otoriteler” başlıklı yazıdan cümlelere, kitabın 432. sayfasında rastlanıyor. Yalgın’ın ismi kitapta geçmiyor ve kaynakçada Yalansavar yok.

21 1024x1024

17) BBC Türkçe’de yayımlanan ve Zari Gorvett tarafından kaleme alınan “Doğum kontrol hapları beyni nasıl etkiliyor?” başlıklı yazıdan bölümlere üç ayrı sayfada (383, 389, 390) rastlanıyor.

22 1024x1024

18) Nuran Yıldırım tarafından kaleme alınan ve Osmanlı Bilimi Araştırmaları dergisinde yayımlanan “Osmanlı eczacılığının gelişme sürecinde ilaç hazırlayıp satan esnaf ve sağlıkçılar” başlıklı makaleden bölümlere kitabın 499. ve 500. sayfalarında rastlanıyor. Yıldırım’ın ismi kitabın herhangi bir yerinde belirtilmezken, Osmanlı Bilimi Araştırmaları dergisinin sadece adını kaynakçada görmek mümkün.

23 1024x1024

19) Sefa Kaplan’ın Hürriyet gazetesinde yayımlanan “Parayı bastıranı profesör yapıyorlar” başlıklı haberini Kara Kutu’nun 469. ve 470. sayfalarında doğrudan görmek mümkün. Ne Kaplan’ın ismi kitabın bir yerinde geçiyor ne de Hürriyet kaynakçada.

24 1024x1024

20) Anadolu Ajansı’nda yayımlanan antibiyotik kullanımıyla ilgili bir haberden alıntılarda da benzer bir yöntem izlenmiş. Kara Kutu’nun 328, 329 ve 332. sayfalarında haberden kesitlere rastlanırken, kaynakları belirtilmemiş. AA kaynakçada da kendine yer bulamamış. Haberden kopyalanan metinler, önlerine tire (-) işareti konarak aktarılmış. 

25 1024x1024

21) Ahmet Rasim Küçükusta’nın internet sitesindeki çeşitli yazılardan yapılan alıntılara ise 10 sayfada (248, 272, 273, 276, 277, 278, 290, 307, 312, 313) rastlanabiliyor. Kitabın kaynakçasında Küçükusta’nın dört kitabının adı var: “Bu İşte Bir Domuzluk Var!”, “Kalbime Koy Başını Doktor”, “Bir İki Üç Tıp” ve “Büyük Kolesterol Yalanları”. Öte yandan kendi internet sitesi kaynakçada belirtilmemiş ve Küçükusta ismi hiçbir yerde geçmiyor.

26 1024x1024

22) Ahmet Aydın imzasıyla beslenmebulteni.com bağlantısında yayımlanan “Anne-baba adayları sağlıklı bir bebek sahibi olmak için nasıl beslenmeli?” başlıklı makaleden kitabın 271. sayfasında yapılan birebir alıntı dikkat çekiyor. Aydın’ın ismi kitabın içerisinde 174. sayfada yer alan bir alıntının hemen öncesinde geçiyor ve kaynakçada kendisinin “7’den 70’e Taş Devri Diyeti” ve Cem Kınacı’yla birlikte kaleme aldığı “Otizme Çözüm Var” isimli kitapları veriliyor. Öte yandan 271. sayfadaki iki paragrafın ondan alındığı ibaresi yok.

27 1024x1024Bu alıntı aynı zamanda birkaç yıl önce Change.org’da başlatılan “Aşıların zorunlu olmasını istemiyoruz” başlıklı bir kampanyada da karşımıza çıkıyor.

23) Onur Hamzaoğlu tarafından kaleme alınan, Toplum ve Hekim dergisinde yayımlanan “Dünyada sağlık reformu Türkiye’de sağlıkta dönüşüm: Gerçekler ve belgeleri” başlıklı yazıdan yapılan alıntılara kitapta üç yerde (478, 480, 484) rastlanıyor. Hamzaoğlu’nun ismi herhangi bir yerde belirtilmemiş. Toplum ve Hekim ise kaynakçada bir dergi ismi olarak yer alıyor. Kitapta alıntının derginin hangi sayısından olduğunu görmek mümkün değil. Bu alıntıların başına birer tire (-) işareti konmuş. Bu durum okuyucuya alıntının “yazara ait olmayabileceğinin” sinyalini vermiş gibi görünse de, alıntıyı intihal olmaktan kurtaramıyor.

28 1024x1024

24) Yalçın kitabının 11 sayfasında (34, 35, 69, 71,102, 103, 105, 148, 188, 248, 260) çeşitli Wikipedia makalelerinden alıntılar yapmış.

29 1024x1024

Bir kaynak olarak Wikipedia, ne kitapta ne de kaynakçada geçiyor.

30 1024x1024

25) Vatan gazetesinden Uğur Koçbaş’a ait olduğu belirtilerek Aralık 2011’de Memurlar.net’te paylaşılan kolesterol ilaçlarına dair bir haberin önemli bir kısmı Kara Kutu’nun 159 ve 160. sayfalarına taşınmış. Ne Koçbaş’ın ismi, ne de Vatan gazetesi kaynakçada yer alıyor.

31 1024x1024

26) Yalçın Ergir tarafından kaleme alınan “Bir Hoca Bey Yazısı” başlıklı metinden yapılan doğrudan alıntılar Kara Kutu’nun 77. sayfasının önemli bir kısmını oluşturuyor. Ergir’in adı ilgili alıntıların bulunduğu bölümde geçmiyor, yanı sıra kitabın kaynakçasında da adını görmek mümkün değil.

32 1024x1024

27) 4 Şubat 2010 tarihinde Vatan gazetesinde yer aldığı ibaresiyle paylaşılan bir haber metninden alınan bir kısıma ise Kara Kutu’nun 250 ve 262. sayfalarında rastlamak mümkün. Haberi yazanın bilgisi bulunmasa da, Vatan gazetesinin kaynakçada yer almadığı açık.

33 1024x1024

28) Şafak Taner ve Feride Tanık Aksu tarafından kaleme alınan, Toplum ve Hekim dergisinde 2012 yılında yayımlanan “Aşı: Kutsalın metalaşması” başlıklı makaleden ifadelere Kara Kutu’nun 249, 250, 251, 255, 264 ve 265. sayfalarında rastlanıyor. Şafak Taner’in ismi 264. sayfada geçiyor; 265. sayfanın sonunda da bir tırnak işaretinin ardından “Toplum ve Hekim, 2012” ibaresine yer verilmiş. Çalışmanın bir diğer yazarı olan Feride Taner Aksu’nun ismi ise herhangi bir yerde geçmiyor. 264 ve 265. sayfalar dışındaki dört sayfada yer alan irili ufaklı ifadelerde ise herhangi bir referans bulmak mümkün değil. Toplum ve Hekim dergisi kaynakçada belirtilmiş, ancak makale ismi gözükmüyor.

34 1024x1024

29) Sifalibitkilerim.com bağlantısında Mayıs 2015’te yayımlanan ve yazarı bilinmeyen “Modern tıp kimlere hizmet ediyor?” başlıklı bir makaleden bölümlere ise Kara Kutu’nun 371, 372, 393, 409 ve 410. sayfalarında denk geliyoruz. Site kaynakçada yer almıyor, ifadelerin asıl yazarına bir atıf da göremiyoruz. 

35 1024x1024

30) Jacques Peretti’nin 2018 yılında Türkçe’de “Dünyayı Değiştiren Gizli Anlaşmalar” olarak yayımlanan kitabından bazı kısımları, Kara Kutu’nun 126, 144, 275, 315, 424, 425 ve 430. sayfalarında bulmak mümkün. Peretti’nin ismi kitabın herhangi bir yerinde geçmiyor. Kendisinin kitabının adı ise Kara Kutu’nun yalnızca 126. sayfasındaki bir dipnotta geçiyor. Kitap kaynakçada da belirtilmemiş.

36 1024x1024

salgin var