Türk Lirası’ndaki değer kaybı ve yüksek enflasyon değerlerini yansıtabilmek için birçok sosyal medya hesabı ve medya kuruluşu akıllı telefon fiyatları üzerinden alım gücü karşılaştırması yapıyor.
Diğer ülkelerle yapılan bu karşılaştırmalarda, bir iPhone 14 Pro satın almak için çalışılması gereken gün sayısına dair iddialar paylaşılıyor. Ortaya konan tabloda Türkiye'de çalışılması gereken gün sayısının diğer ülkelere göre daha fazla olarak gösterilmiş.
Peki, Türkiye’de dünyaya kıyasla son model bir akıllı telefon sahibi olmak ne kadar zor? Dünden bugüne Türkiye’de akıllı telefon alım gücünde bir değişiklik var mı? Akıllı bir telefon sahibi olmak lüks mü, yoksa ihtiyaç mı?
Bu Büyüteç yazısında en son tanıtılan iPhone 14’ü almak için kaç gün çalışmak gerektiğine dair iddialara odaklandık.
Diğer ülkelerle kıyaslandığında Türkiye’de son model bir akıllı telefon sahibi olmak zor
Apple tarafından 7 Eylül 2022’de Faur Out isimli etkinlik kapsamında tanıtılan iPhone 14 serisinin en ucuz modeli Türkiye’de 30 bin 499 lira, pro max modeli ise 43 bin 999 liradan satışa sunuldu. Telefonun ABD satış fiyatı ise 799 ila bin 99 dolar arasında değişiyor. Avrupa’da ise bu fiyat ortalama 999 ila bin 499 euro.
İddialarda yer aldığı gibi Türkiye ile İsviçre, Amerika Birleşik Devletleri, Avustralya, Kanada, Almanya gibi ülkelerle brüt maaşlar üzerinden bir kıyaslama yaptığımızda karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor:
(Ülkelerde kesintiler nedeniyle asgari ücretler brüt üzerinden hesaplanmıştır. Saatlik hesap yapılan ülkelerde sekiz saatlik mesai esas alındı.)
Tabloya göre iPhone 14 serisi bir akıllı telefon almak için en az çalışılması gereken ülke Avustralya en çok çalışılması gereken ülke ise Türkiye. Tablodaki ülkelerden Türkiye’nin ardından alım gücü en az olan ülkeler Çin ve Japonya.
Bu hesaplamada kıyaslama yapabilmek için ülkeler arası vergi farklılıkları ve kesintiler nedeniyle brüt ücretler üzerinden hesaplama yapıldı. Yani Türkiye'de brüt maaş olan 6 bin 471 lira alındı. Fakat bir çalışanın eline geçen net ücret hesaplanarak çalışılması gerekilen gün sayısı hesaplandığında tablo daha da değişiyor. Örneğin serinin en üst modeli olan iPhone 14 Pro Max 128 GB için Türkiye’deki bir asgari ücretli tam 240 gün çalışmak zorunda.
Yani yaptığımız hesaplamalar, sosyal medyada paylaşılan listelerin aşağı yukarı doğru olduğunu gösteriyor. Bazı farklılıklar olsa da Türkiye’nin bu konuda gerilerde kaldığını söylemek mümkün.
Türkiye’de son model bir akıllı telefon alım gücü geçmişten bugüne düştü
Peki bu tablo her zaman böyle miydi? Yani bundan beş yıl önce ya da akıllı telefonların piyasada yeni yaygınlaşmaya başladığı dönemlerde nasıl bir tablo ile karşı karşıyaydık? Bakalım.
iPhone 3G model akıllı telefonun satışa sunulduğu 2008’den günümüze kadar bir kıyaslama yaptığımızda, dönemin mevcut asgari ücreti ile son model akıllı telefonunun alınabilmesi için çalışılan gün sayısı 2016’daki belirgin düşüş dışında ağırlıklı olarak yükseliş trendi göstermiş.
(Hesaplamalar net asgari ücret üzerinden yapıldı. Dönemin mevcut asgari ücreti 30 gün ile bölünmüş ve günlük asgari ücrete ulaşıldı. Ulaşılan günlük asgari ücretler ise iPhone fiyatları ile bölünerek hesaplama yapıldı.)
Mevcut tabloya göre son model bir iPhone satın alabilmek için en az çalışılması gereken yıl 71 günle 2008, en çok çalışılması gereken yıl ise 166 günle 2022 olarak karşımıza çıkıyor. Veriler her geçen yıl artan asgari ücrete rağmen Türkiye’de alım gücünün 2008’le mukayese edildiğinde düştüğünü gösteriyor.
Asgari ücret 2008 yılından bugüne 93 dolar değer kaybetti
2008-2022 yılları arasında döviz kurlarını incelediğimizde dolar kurunun Türk Lirası karşısında 2010 yılı hariç, her yıl değer kazandığı açık bir şekilde görünüyor.
Bunun yanında yapılan zamlar ile asgari ücretin dolar karşısındaki değeri korunmaya çalışılmış olsa da 2008 yılından bugüne asgari ücretli cebindeki 92 dolarını kaybetmiş durumda.
iPhone modellerinin 2008 yılından bugüne ABD ve Türkiye’deki satış fiyatı dolar kuru bazında karşılaştırıldığında her iPhone modeli için neredeyse iki katı oranında fiyat farkı ortaya çıkıyor. iPhone modellerinin ithal edildiği diğer ülkelerden Almanya ve Britanya için de aynı karşılaştırma gerçekleştirildiğinde sonuç Türkiye’ye kıyasla farklı çıkıyor. Mevcut fark ise Türkiye’nin uyguladığı yüzde 90 oranını bulan mevcut vergi politikalarından kaynaklanıyor.
Çünkü Türkiye’de mobil cihazların gümrük ve imalat fiyatlarının üzerine dört farklı kalemde vergi ekleniyor: Yüzde 1 Kültür ve Turizm Bakanlığı kesintisi, yüzde 12 TRT Bandrol Ücreti, yüzde 50 Özel Tüketim Vergisi ve yüzde 18 KDV (Katma Değer Vergisi).
Yani mobil cihaz fiyatlarını Kültür Bakanlığı payı, TRT payı, ÖTV ve KDV gibi vergilendirmeler yukarı çekiyor. Ayrıca fiyat belirleme süreçlerinde şirket kârı, personel maliyeti, depolama, dağıtım ve taşıma maliyetleri gibi unsurlar da belirleyici.
Öte yandan uygulanan yüksek vergilendirmenin sebebi olarak son kullanıcının yerli üretim mobil cihazlara teşvik edilmesi ve bu yolla cari açığın kapatılmasının amaçlanması gösteriliyor. Ancak yerli üretim mobil cihazlar da yüksek vergilendirmeden kaçamıyor.
Örneğin yerli üretim olan Vestel Venüs marka mobil cihazlardan da ÖTV, KDV gibi vergiler alınıyor. Ayrıca yerli üretim olduğu söylemi ile satılan mobil cihazların birçok teknik parçası da yurt dışından ithal ediliyor. İthal edilen teknik parçalar da vergilendiriliyor.
Almanya, ABD ve İngiltere’de 2008 yılından bu güne alım gücü sabit kalmış
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, her fırsatta enflasyon artışı ve alım gücündeki düşüşün yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın bir sorunu olduğunu dile getiriyor.
Peki dünyadaki diğer ülkelerde durum nasıl?
iPhone 3G model akıllı telefonun satışa sunulduğu 2008’den günümüze kadar çeşitli ülkelerde çalışılması gereken gün sayısı aşağıdaki gibi.
(Almanya’da 2015 yılına kadar ülke çapında asgari ücret uygulanmıyordu.)
Tabloya göre 2008 yılından bugüne kadar Almanya, Britanya ve ABD gibi ülkelerde alım gücü düşüşü yaşanmışsa da durum Türkiye’deki kadar dramatik değil.
Örneğin 2008 yılında ABD’de iPhone 3G model telefonu 11 günde alan bir yurttaş, iPhone 14’ün en temel versiyonunu 13 günde alabiliyor.
ABD, Britanya, Almanya ve Türkiye için son 15 yılın enflasyon oranları incelendiğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemini destekler verilere ulaşılamıyor. Son yayınlanan verilere göre ABD’de enflasyon yüzde 7,7, Britanya'da yüzde 11,1, Almanya'da yüzde 10,4, Türkiye'de ise yüzde 85,51 seviyesinde.
Buna rağmen Türkiye’deki mevcut enflasyon oranı karşılaştırma yapılan diğer 3 ülkeye göre oldukça yüksek olurken, bağımsız bir kaynak olan ENAG Türkiye’deki yıllık enflasyon oranını yüzde 185,34 olarak açıkladı. ENAG tarafından açıklanan veriler baz alındığında ise enflasyon 2021 yılından 2022 yılına yüzde 170,37 oranında arttı.
Yurtdışından telefon getirtmek avantajlı mı?
Türkiye’deki telefon fiyatlarındaki artışlar birçok insanı yurtdışından telefon almaya yöneltiyor.
Hatta birçok sosyal medya kullanıcısı vize, uçak bileti, otel, mobil cihaz ve İMEİ kayıt ücretlerine harcanan meblağın Türkiye’de satın alınan mobil cihazın fiyatından daha ucuza geldiğini iddia ediyor.
Peki, bir mobil cihaz yurtdışından alındığında daha ucuza geliyor mu?
Bu sorunun cevabını gelin hesaplayalım:
iPhone 14 Pro Max (128 GB) marka mobil cihazın Türkiye fiyatı 43 bin 999 TL. Apple'ın son telefonu iPhone 14 Pro Max'in çıkış fiyatı bin 99 dolar. Türkiye fiyatı ise vergiler nedeniyle 2 bin 414 dolara (43 bin 999 TL) denk geliyor.
iPhone 14 Pro Max (128 GB) marka mobil cihazı 3 Aralık 2022 tarihinde İtalya Milano’dan satın almak istediğimiz de karşımıza şöyle bir hesaplama çıkıyor:
iPhone 14 Pro Fiyatı: bin 489 Euro (27.547 TL)
Oda fiyatı: 50 Euro (925 TL)
Yeme-içme ve ulaşım: 100 Euro (1850 TL)
Telefon IMEI kayıt ücreti: 2 bin 732 TL
Toplam: 37 bin 810 TL
Kalan para: 6 bin 189 TL
Kısacası 3 Aralık 2022 tarihinde İtalya Milano’dan iPhone 14 Pro Max (128 GB) marka mobil cihazı satın almak istediğimizde bir günlük İtalya tatili ile birlikte halen cebimizde 6 bin 189 TL kalmış oluyor.
Ancak fiyat avantajına rağmen yurtdışından mobil cihaz almanın çeşitli dezavantajları da bulunuyor. İlk olarak yurtdışından sınırlı sayıda mobil cihaz Türkiye’ye getirilebiliyor. Bunun yanında yurtdışından alınan telefonlar, Türkiye sınırları içerisinde garanti kapsamına da girmiyor.
Akıllı telefon lüks mü?
Hükümet temsilcileri tarafından dillendirilen ve birçok sokak röportajının da konusu haline gelen, ‘Akıllı telefon bir lüks mü?’ tartışması alım gücünün düşmesi ile iyice alevlendi. Ancak birçok uzman tarafından akıllı bir telefona sahip olmak mevcut dönem şartlarında bir lüks değil, aksine temel bir ihtiyaç.
Aksoy Araştırma tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre vatandaşların akıllı telefonları lüks olarak değil, temel bir ihtiyaç olarak gördüğü ortaya çıkmış.