Yalnız hayal kurabilen tırtılların kelebeğe dönebildiği iddiası

Yalnız hayal kurabilen tırtılların kelebeğe dönebildiği iddiası

Yanlış Yanlış
YANILTICI
YÖNÜ

Bulgular

Bildiğimiz anlamda hayal kurabilmekte yalnızız, daha geniş anlamda hayal kurabilmekte ise çok daha fazla canlıyla ortak.

Kelebeklerin hafızası olduğu ve bu yaşam döngüsünün önceki evrelerinden deneyimlerini hatırlayabildikleri bir araştırmayla gösterilmiş. Ancak aksi olası değil.

Kelebek olabilmeyi başaranlar, bunu hayal kurma becerilerine değil, diğer doğal seçilim avantajları ile şansa borçlular.

Bu içerik 1 yıldan daha eski tarihlidir.

Başkalaşım (metamorfoz) geçiren canlıların hayranlık uyandırdığı malum. Sosyal medyada bir görselle birlikte yayılan bazı paylaşımlarda, bu doğal biyolojik prosese, hiç de Kafkaesk olmayan bir “yücelik” atfedilmiş: Buna göre, kelebekler hayal kurabiliyorlar, hatta bu o kadar mühim bir beceri ki, yalnız hayal kurabilenler erişkinliğe ulaşabiliyor. 

tirtillar hayal kurabilir mi iddia

Aslında paylaşımda birden fazla varsayım var. Bunlar sırayla şöyle: 

  • Yalnız insanlar ve tırtıllar hayal kurar. 
  • Tırtıllara bu beceriyi bir gen verir. 
  • Hayal kurmaktan aciz tırtıllar kelebek olamadan ölür, kurabilenler dönüşür. 

Baştan başlayalım. 

İnsanların - havai ya da gerçekçi - hayal kurabilen canlı varlıklar olduğu apaçık bir bilgi. Uzak galaksilere seyahati de hayal edebiliriz yan mahallede ev aldığımızı da. Ancak her koşulda, hayal kurmak için daha önceden bir şeyleri öğrenmiş ve hafızamızda tutmuş olmamız lazım. Ardından bu verili bilgiyle henüz orada olmayan imkanları kurgulayabiliriz. 

Yani hayal kurabilmek için, öğrenme ve hafızada tutma becerisi ile, bu bilgiyi işleme ve dönüştürme kabiliyeti gerekiyor. Çalışmalar merkezi sinir sistemi gelişmiş bazı canlıların - memeliler gibi - rüya görebildiklerini gösterse de, orada olmayan imkanların hayalini kurabildiklerini ispat eden çalışmalara sahip değiliz. En azından şimdilik. 

Bir inek akşam ahıra döndüğünde rüyasında yeşil çayırlar görebilir ya da ertesi gün gideceği rotayı geçmiş deneyimlerin yardımıyla oluşturabilir; ama gündüz gözüne hiç görmediği çayırlarda otlayacağı güzel günlerin hayalini kuramaz. Şempanzelerin orada olmayan nesneler varmış gibi yapabildiklerini gösteren çalışmalar olsa da, bunlar da tasarımla ilgili bir sonuca varmak için yetersiz.  

Yani bildiğimiz anlamda hayal kurabilmekte yalnızız, daha geniş anlamda hayal kurabilmekte ise çok daha fazla canlıyla ortak. 

Peki ya tırtıllar? 

Kelebekler geçmişi anımsayabiliyor, geleceği kurgulayamıyor   

Kelebekler, holometabolizm denen ve dört evreden oluşan bir gelişim döngüsü izliyor: Yumurta, larva, pupa ve imago evreleri. Yani tırtıl dediğimiz canlı, aslında bir kelebek larvası. 

tirtillar hayal kurabilir mi holometabolous


Kelebeklerin hafızası olduğu ve bu yaşam döngüsünün önceki evrelerinden deneyimlerini hatırlayabildikleri,
Georgetown Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmayla gösterilmiş. Ancak aksi olası değil. Yani bu canlılar, gelecekteki, henüz yaşamadıkları zamanların hayalini kuramazlar.  

Tırtılların salt hayal kurmayı becerebilenlerinin kelebek olabildiği de yanlış. Her şeyden önce bu canlıların çok azı döngüyü tamamlayabiliyor. Kalanı eleniyor. Ulaşabilenler de bunu hayal kurma becerilerine değil, diğer doğal seçilim avantajları ile şansa borçlular. Doğa acımasız. 

Tırtılların başkalaşım geçirebilmelerini “ecdysone” ile “juvenile hormone” (gençlik hormonu) denen hormonlar sağlıyor ve bu hormonların çalışmasına olanak veren genetik yapı türün tüm üyelerinde var. İşlevleri, tırtılın koza yani pupa evresine geçip dokularının bir kelebeğinkine dönüşmesinin sağlanması. İlk hormon canlının kendine güvenli bir pupa (bir nevi koza) oluşturarak yeterli büyüklüğe ulaşmasını sağlarken, ikincisi büyümeyi durdurarak dokulardaki değişimi tetikliyor. 

Hafızanın ardındaki biyolojik mekanizma

Bu arada tırtıl, bir kelebeğe dönüşebilmek için kendini sindiriyor. Ancak bazı hücreler korunuyor; bunlara “imaginal discs” (imago diskleri) deniyor. Bunlardan da, yetişkin kelebeğin dokuları gelişiyor. Bu sırada canlının sinir sistemini oluşturan hücrelerin mühim bir kısmının korunduğu varsayılıyor. Geçmiş deneyimleri anımsama özelliği de, bu mekanizmayla açıklanıyor. 

Yani ne tırtıllarda “hayalci gen” diye bir gen var, ne de büyüme ve başkalaşım hormonlarının varlıklarını borçlu oldukları genlerin böyle bir işlevi. 

Teyit’in ulaştığı İstanbul Üniversitesi’nden peyzaj mimarı, orman koruma ve böcek bilimi uzmanı Nihan Parlak da, iddianın gerçeği yansıtmadığını söyledi. 

Mesajlar, bilimsellik taslanmadan da aktarılabilir

Metamorfoz, evrimin en başarılı hayatta kalma stratejilerinden biri. Yeryüzündeki tüm canlıların yaklaşık yüzde 65’inin, metamorfoz geçiren böcekler olduklarını biliyoruz.

İddianın arkasında, bu beceriye öykünme yatıyor olabilir. Ancak burada daha belirgin motivasyon, insanların kendi dertleriyle ilgili mesajlarının etkisini büyütebilmek için, bilimin sözünün meşruiyetine konmaları gibi duruyor.  

Oysa hayal kurmak, yaratıcılık, alışkanlıklarını terk edip başka yaşamlar keşfetme cesareti gibi erdemlerle ilgili yazılmış onlarca hikaye, film ya da roman var. Bunlardan bazılarında metaforik olarak hayvanlar alemi de sahnede.