Sosyal medyada ve haber sitelerinde paylaşılan bir iddiaya göre, Rusya’da yaşayan Arslan Gibadullin isimli kişi, giyim mağazası The North Face’den bir terlik satın aldı. Aldığı terlikte İngilizce “Çin’de hapisteyim, lütfen Uygurlara yardım edin” yazan bir not buldu. İddianın ardından Çin’de Uygurların zorla çalıştırıldıkları konusu yeniden gündeme geldi.
Terlikteki notu bulan ve Petersburg’da yaşayan Arslan Gibadullin, The Moscow Times’a siparişi “Traektoria” adlı online mağazadan verdiğini söylemiş. Haberde Gibadullin, notun terliğe sıkıca dikildiğini de belirtmiş. Ancak fotoğraflarda dikimi gösteren bir ipucu yok ve kağıt sökülürken zarar almamış.
Haberde ismi geçen Arslan Gibadullin’e ait herhangi bir iletişim adresi bulunmuyor ancak, Instagram’da The North Face’in resmi hesabı etiketlenerek iddiada yer alan görsel paylaşılmış. Paylaşan kişi zourab_malsagov kullanıcı adına sahip. Paylaşımlarda terliğe ait bir kutu da görülüyor. Teyit konuyla ilgili bilgi almak için Malsagov’a ulaştı, ancak henüz yanıt alamadı.
Terliklerin üretim yeri Çin değil, Vietnam
Fotoğrafta yer alan terlik, The North Face’e ait bir çadır terliği. İddia paylaşımında terliğin etiketinde ürünün yapım yeri görünmüyor. Ancak internette ürün adıyla bir arama yapıldığında etiketli haline ulaşılabiliyor. Bu etiketlerde terliğin Vietnam yapımı olduğu yazıyor. Benzer başka bir terliğin etiketinde de “Made in Vietnam” bilgisi var.
Açık tedarik zincirleri platformu olan Open Source Map’te, The North Face’in dağıtım merkezleri, fabrika ve tekstil fabrikaları, malzeme tedarik edilen bölgeleri görülebiliyor. Haritadaki bilgilere göre, North Face ürünlerinin büyük kısmı Vietnam’da üretiliyor. Çin’den yalnızca malzemeler tedarik ediliyor. Ham malzemelere böyle bir not iliştirilmesi ve bunun üretimde gözden kaçmış olması da olası gözükmüyor.
Nitekim Çin’deki fabrikalarda hangi ürünlerin imal edildiği de Open Source Map’te görülüyor. Örneğin, Shenzhen’de bulunan bir fabrikada “bant” üretildiği bilgisi var. Bir başka yerde fermuar çekmeyi kolaylaştıran iplerin üretildiği görülüyor.
The North Face’in ana şirketi olan VF Corporation’ın sitesinde de şirketin tüm üretim tesisleri ve konumları görülebiliyor. Buradaki bilgilere göre şirketin ek kaynak kullanımlarının yüzde 25’ini Vietnam karşılıyor. Kamboçya, Bangladeş gibi ülkeler de onu izliyor. Şirketin Çin’deki üretim oranı yüzde 9, ABD’de ise bu oran yüzde 35 seviyesinde. Şirketin fabrikalarının yer aldığı listede de Çin’de 150 fabrikası olduğu görülüyor. Bu fabrikaların üretiminde ayakkabı, aksesuar ve giyim gibi kategoriler yer alıyor. Vietnam’da ise 115 fabrika var, burada da üretimler aynı başlıklarda yapılıyor.
VF Corporation ürünün Çin’de hiç bulunmadığını açıkladı
Teyit’in ulaştığı yetkililer, VF Corporation ve aile marka ürünlerinin hiçbirinin imalatında zorunlu işçilik veya hapishane işçiliğinin kullanılmadığını belirtti. VF Corporation fotoğraflardaki ayakkabıların hiçbir zaman Çin’de bulunmadığını, müşterinin satın aldığı bu ayakkabının Vietnam’da üretildikten sonra Belçika’daki tesise gönderildiğini söylüyor. Oradan da Rusya'daki bir dağıtım merkezine yönlendirilen ayakkabılar, en son Traektoria’ya ulaştırılmış. VF, Sincan Uygur Özerk Bölgesi yani Xinjiang bölgesinden herhangi bir ürün tedarik edilmediği bilgisini de paylaşmış. Şirketin fabrika listesinde de Xinjiang yok.
Belirtilen ürünün Traektoria mağazasına ulaştığı bilgisi, ürünü satın alan kişinin de açıklamalarıyla tutarlı.
Ancak Uygurların Çin’de zorunlu çalıştırıldıkları iddiaları halen güncel. Konuyla ilgili çalışan Uygur Bölgesinde Zorunlu Çalışmaya Son Verme Koalisyonu (End Uyghur Forced Labour) 23 Temmuz 2020’de bir açıklama yayınlayarak, giyim markalarından Uygurların zorunlu çalışma suistimalini sonlandırmalarını istemiş. Koalisyon tarafından hazırlanan listede VF Corporation veya The North Face yer almıyor.
Teyit, kuruma konuyla ilgili bilgileri olup olmadığını da sordu. Ancak henüz yanıt almadı.
Zorla çalıştırılan mahpus iddiaları kanıtlamasa da, Uzakdoğu ülkelerinde düşük ücretlerle ve epey kötü şartlar altında üretim yapılan fabrikalar nedeniyle markalar uzun zamandır baskı altında.