Sosyal medyada paylaşılan bazı gönderilerde, yüz maskesi kullanmanın akciğerlerde iltihaplanmaya ve akciğer kanserine yol açabileceği iddia edildi.
Araştırma maske kullanımı ile ilgili değil
İddialarda Discovery Cancer Dergisi’nde yayınlanan bir makaleye atıfta bulunuluyor. Facebook’ta paylaşılan bir iddiada verilen detaylardan çalışmanın Discovery Cancer Dergisi’ndeki hangi makale olduğunu bulabiliyoruz. Ancak bu makale maske kullanımı hakkında değil.
Araştırmada Mart 2013 ila Ekim 2018 tarihlerinde, akciğer kanseri olan ve tedavi edilmemiş 83 yetişkin hastanın akciğer mikrobiyomları (insan vücudunda yaşayan tüm mikro organizmalar) analiz edilmiş ve “akciğerlerin oral komensal (Ortakçı, diğer bir organizmanın üzerinde veya içerisinde yaşayan ancak zarar vermeyen organizma) mikroplara maruz kalmasının, akciğer kanseri hastalarında ileri evre hastalık ve tümör ilerlemesiyle ilişkili olduğu” sonucuna varılmış.
Maske kullanımının akciğer kanserine ya da iltihaplanmasına yol açtığının kanıtlanması için, maske kullanan sağlıklı kişiler üzerinde bilimsel bir araştırma yürütülmesi gerekirdi. Kısacası referans olarak gösterilen araştırmaya ne maske takan kişiler dahil edilmiş, ne de sonucunda maske kullanımının akciğer rahatsızıklarına yol açtığı bulgusuna erişilmiş.
Makale yayınınıdan hemen sonra bir basın toplantısı yapan American Associaton for Cancer Research (Amerikan Kanser Araştırmaları Derneği) de, maske kullanımının akciğer kanserine ya da iltihabına yol açtığı gibi bir ifade kullanmamış. Reuters’a açıklama yapan araştırmanın yazarlarından ikisi, çalışmalarının maske kullanımını içermediğini ve ulaşılan sonuç dışındaki yanlış çıkarımlara dair hiçbir bilimsel kanıt bulunmadığını söylemiş.
Nature, PubMed ve Google Scholar üzerinden araştırma yaptığımızda tıbbi literatürde de maskeye bağlı akciğer iltihaplanması ya da kanserini destekleyen bilimsel bir yayın bulunmadığını görüyoruz.
Maske kullanımı akciğerde iltihaba yol açmıyor
Akciğerleri göğüs duvarından ayıran plevra dokularının iltihaplanmasına tıbbi olarak plörezi deniyor. Plörezinin sebepleri arasında kalıtsal nedenler, bazı ilaçlar, ağır viral enfeksiyonlar yer aldığını, ancak “maske kullanımı” ya da ağzın kapalı kalması gibi bir neden bulunmadığını söyleyebiliriz. Uzmanlar, nefes alırken açıklanamayan yoğun göğüs ağrısı yaşandığında mutlaka bir doktora danışılması gerektiğini söylüyor.
AP’ye açıklama yapan Amerikan Akciğer Derneği Baş Tıp Sorumlusu, maske takmanın akciğer iltihaplanmasına neden olması için tıbbi olarak makul bir mekanizma olmadığını belirtti.
Maske kullanımı enfeksiyon bulaşını önlüyor
Maske takmak yetişkinler için güvenli kabul ediliyor. Maskeler, insanların büyük çoğunluğu için temiz tutulduğu ve doğru kullanıldığı sürece herhangi bir önemli yan etkiye neden olmadan Covid-19 bulaşmasını azaltmanın etkili bir yolu. Hatta ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezinden gelen yeni veriler, çift maskeleme ile daha da iyi önleme sağlandığını gösteriyor.
Maskeyi ellerinizi yıkadıktan sonra takmak, taktıktan sonra dokunmaya devam etmemek ve kirlendikten sonra değiştirmek gerekiyor. Aksi takdirde maskelerin koruculuğu kalmaz ve enfeksiyona açık hale gelebiliriz
İlginizi çekebilir: Büyüteç: Maske kullanımı etrafındaki yaygın sorular
Teyit, konuyla ilgili bilgi almak için Türkiye Solunum Yolu Araştırmaları Derneği’ne (TÜSAD) ulaştı. Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Muzaffer Onur Turan, maske kullanımının akciğer kanserine ya da iltihaplanmasına yol açabileceği iddiasının doğru olmadığını, bu görüşü destekleyen bilimsel bir çalışma bulunmadığını ifade etti. Bilakis, kanser hastalarının bağışıklık sistemleri baskılandığı için mutlaka maske kullanması öneriliyor.
Merdiven altı üretilen kalitesiz ve sertifikasyon numarası bulunmayan bazı maskelerin kanserojen olabileceğini ekleyen Doç. Dr. Muzaffer Onur Turan, bunun dışında maske kullanımının kansere yol açacağı gibi bir şey söyleyemeyeceğimizi belirtti.
Benzer şekilde Teyit'in e-posta yoluyla ulaştığı Türk Toraks Derneği, yaptığı açıklamada maske kullanımının akciğerlerde enfeksiyon gelişimine veya akciğer kanser gelişimine neden olduğunu gösteren hiçbir bilimsel çalışma olmadığını belirtti.
