Koronavirüsün tedavisinin sarımsak suyu olduğu iddiası

Koronavirüsün tedavisinin sarımsak suyu olduğu iddiası

Yanlış Yanlış
YANILTICI
YÖNÜ

Bulgular

Sarımsak suyunun Covid-19’u engellediğine dair bulgu yok.

İddianın sahibi Shukhrat Khalilov, Covid-19 hakkında farklı komplo teorileri de savunuyor.

Sarımsağın antiviral etkisinin kanıtlanması için daha çok klinik çalışmaya ihtiyaç var.

Bu içerik 2 yıldan daha eski tarihlidir.

Shukhrat Khalilov tarafından yayınlanan bir yazıda, Covid-19’un bağışıklık sistemini zayıflattığı ve sarımsak suyunun Covid-19’a neden olan SARS-CoV-2’yi öldürdüğü iddia ediliyordu. Sosyal medyada ve WhatsApp gibi kapalı platformlarda yaygınlık kazanan iddiaya göre, sarımsak suyu içmek, hasar gören bağışıklık sisteminin hızla toparlanmasını sağladığından, “doğal bir aşı” işlevi görüyordu.

Sarımsak suyu içmenin Covid-19’u iyileştirdiği, Khalilov’un salgınla ilgili ilk iddiası değil. Khalilov’un Facebook sayfasında yaptığı paylaşımlardan, Covid-19’un insan eliyle üretilmiş bir biyolojik silah olduğunu da iddia eden komplo teorilerine yer verdiği görülüyor.

sarimsak suyu iddia

Sarımsak suyunun Covid-19’u engellediğine yönelik bulgu yok

Sarımsak suyu içmek koronavirüsü öldüremez; zaten virüsler tam anlamıyla canlı organizmalar değiller. Virüsleri teknik olarak öldüremeyiz.  

Ancak genel olarak sağlıklı beslenmenin ve bol su içmenin bağışıklığa iyi geldiğini biliyoruz. Bununla birlikte, spresifik bir yiyeceğin yeni koronavirüsle savaşmaya yardım edeceğini gösteren hiçbir kanıt yok. Sarımsak tüketmek bir noktada sağlığa faydalı olsa da, sarımsak suyunun Covid-19’u engellediğine yönelik bir bulgu da bulunmuyor.

Halihazırda Covid-19’u iyileştirdiği kesinleşmiş herhangi bir ilaç ya da tedavi bulunmuş değil. Dünya Sağlık Örgütü de, sarımsağın antimikrobiyal özelliklere sahip olabilen bir besin olduğunu, ancak mevcut salgından sarımsak yiyerek kurtulmanın mümkün olmadığını belirtiyor.

Sarımsağın antiviral etkisine dair daha fazla çalışmaya ihtiyaç var

Sarımsağın öngörüldüğü kadar “faydalı” bir besin olup olmadığı da bilim dünyasında tartışılıyor. Sarımsağın, yeterli dozda tüketildiğinde faydalı olabileceği belirtiliyor. Ancak antimikrobik ve antiviral etkileri araştırılıyor. Sarımsakta bulunan sülfürden dolayı, antiviral etkisinin olduğunu belirten makaleler var. Yine de, 2014’de 12 hafta boyunca 146 katılımcıyla yürütülen bir randomize deney, sarımsak takviyesinin soğuk algınlığı tedavisinde önleme ya da iyileştirme sağlamadığını göstermiş.

Zaten bilimsel makalelerde de, sarımsağın yararlı etkileri konusundaki klinik çalışmaların az ve metodolojik olarak zayıf olduğu belirtiliyor. Yani sarımsağın antiviral etkisinin olup olmadığını anlamak için daha fazla ve güçlü çalışmaya ihtiyaç var.

Sarımsak yemek ya da suyunu içmek sağlık açısından zararsız görünüyor olabilir, ama böyle iddialar salgınla ilişkilendirildiğinde halk sağlığını tehdit edebiliyor. Örneğin salgının ilk dönemlerinde Çin’de bir kadın Covid-19’a iyi geldiğini düşündüğü için 1,5 kilo sarımsak yemiş ve hastanelik olmuştu

Bilim kurulu üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer, sarımsağın bağışıklık sistemimizin üzerine faydalı olabileceğini, ancak sarımsağın suyunu ekstradan içip sarımsağı fazla fazla tüketmenin koronavirüsten korumayacağını belirtti.

Sahte güvenlik duygusunun bedeli ağır olabilir

Bu bilgilerin yarattığı asıl tehdit ise “sahte güvenlik duygusu” sebebiyle önlemlerin savsaklanabilecek olması. Sahte güvenlik duygusu, aslında stresle baş etmek için geliştirdiğimiz bir duygu; bir durumu normalde olduğundan daha az tehlikeli ya da daha güvenli algılamak için kendimize gerekçeler yaratabiliyoruz. Örneğin, “her gün sarımsak suyu içiyorum, zaten nezle olanlar Covid-19 olmuyormuş” diyerek maske takmayı ya da fiziki mesafeyi korumayı bırakırsanız, hem kendinizi hem de etrafınızdakileri tehlikeye atabilirsiniz. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bilim Kurulu Üyesi Melahat Cengiz de, plastik eldiven takmanın da sahte bir güvenlik hissi yarattığını söylüyor

Sarımsağın Covid-19’a iyi geldiği iddiaları, salgının başında “Çinli bir doktorun tavsiyesi” başlığı ile de gündem olmuştu ve birçok doğrulama platformu tarafından yanlışlanmıştı

Güncelleme: 09/11/2020

Bilim kurulu üyesi Hasan Tezer'in açıklaması eklendi.