Farklı platformlarda, uzun süredir yayılan bir iddiaya göre, Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman, Fransa kralına bir mektup göndererek dansı yasaklamasını emretmiş, bunun üzerinde Fransa’da 100 yıl boyunca dans edilmemişti. Bazı kullanıcıların tarih derslerinde dahi duyduğunu belirttiği iddia, Fransa ile ilgili her güncel gerilimde tekrar dolaşıma giriyor.
Kanuni’nin böyle bir mektubu yok
İddiaya yer veren bazı sitelerin kaynak olarak Necdet Bayraktaroğlu’nun 2012’de yayınladığı “Tarihimizdeki Muhteşem Mektuplar” isimli kitabını, bazılarının Joseph von Hammer’ın Osmanlı İmparatorluğu Tarihi kitabının 10. cildini, bazılarının ise aynı kitabın üçüncü cildini gösterdiği görülüyor.
Aynı iddia Fransızca paylaşımlara da konu olmuş. Ancak bu defa mektubun önüne Kanuni Sultan Süleyman’ın Fransa Kralı Fransuva’ya 1526 yılında gönderdiği mektubun giriş kısmı eklenmiş. Paylaşımlara kaynak olarak yine Hammer gösterilmiş.
Bahsedilen kaynakları incelediğimizde, Hammer’ın Osmanlı Tarihi İmparatorluğu kitabında, bahsi geçen ciltlerde de böyle bir bilgi yer almadığı, Tarihimizdeki Muhteşem Mektuplar kitabının ise kaynak olarak başka bir kitabı, İbrahim Refik’in Tarih Şuuruna Doğru 3’ü gösterdiğini görüyoruz. Ancak kitapta mektuba ilişkin herhangi bir kaynak gösterilmemiş. Kitaplarda yer alan metin ise şu şekilde:
“Ben ki, kırk sekiz krallığın hakanı Sultan Süleyman Han’ım. Sefirimden aldığım habere göre, memleketinizde dans namı altında kadın-erkek birbirine sarılmak suretiyle, alâmele-innas (herkesin gözü önünde) icra-i lağviyyat (faydasız işler) işlenmekte olduğu mesmuu şahanem olmuştur (işitmişimdir). ... İş bu rezaletin memleketime de sirayeti ihtimali muvacehesinde name-i hümayunum yed’inize (elinize) vusulünden (ulaşmasından) itibaren derhal son verilmediği takdirde, bizzat ordu-yu hümayunumla gelip men’e muktedirim.”
Teyit’in konuyla ilgili görüştüğü tarihçi Doç. Dr. Emrah Safa Gürkan da iddia konusu mektubun var olmadığını şöyle açıklıyor: “Bu iddia ile birlikte sunulan birden farklı metin var, hepsinde kullanılan dil sorunlu. Kullanılan Arapça ve Farsça tamlamaların büyük çoğunluğu uydurma. Osmanlıca ile alakası olmayan cümle yapıları ve kelimeler var. Uydurma bir metin olduğu açıkça belli oluyor. Devletler kendi içerisinde zor kullanabilir, belirli kurallar uygulayabilir ancak Kanuni’nin Fransa’da dansı yasaklatması gibi bir durum söz konusu olamaz. Akla gelen diğer soru ise neden Kanuni’nin Fransa’daki dans ile ilgilensin?”
İlginizi çekebilir: Tarih teyitlenemez mi?
Fransa’da iddia edildiği gibi bir dans yasağı yoktu
İddia, mektubun ardından Fransa’da yüz yıl boyunca dans edilmediği şeklinde devam ediyor. Peki Fransa’da dans yasak mıydı? İddia konusu fermanın ne zaman yazıldığı belirtilmemiş ancak Kanuni Sultan Süleyman’ın 1520-1566 yılları arasında hüküm sürdüğünü dikkate alırsak, iddia edilen yasağın en erken 1620’ye en geç 1666’a kadar sürmesi gerekirdi. Fransa’da kadın ve erkeklerin bir arada bulunduğu salon dansları ise özellikle 16. asrın ikinci yarısından itibaren epey popüler. 16. yüzyıl öncesi ve başlarında da bazı örneklere rastlanıyor.
Le Bal des noces du duc de Joyeuse, Kaynak: Louvre Müzesi
Dansın yasaklanması bir yana, farklı sanatlara yansımasını da görmek mümkün. Şu an Louvre’da sergilenen, 24 Eylül 1581’de gerçekleşen düğün balosunun resmedildiği Le Bal des noces du duc de Joyeuse (Joyeuse Dükü'nün Düğün Balosu) isimli tablo, bu dönemde dansın yasaklanmadığı gösteren eserlerden biri. 1581-1582 yılları arasında tamamlanan tabloya müzenin internet sitesinden ulaşmak mümkün.