Sosyal medyada paylaşılan ve teyit.org’a ihbar olarak gönderilen bir fotoğrafın, Marmara Denizi’nde yer alan ve eski Başbakan Adnan Menderes’in idam edildiği Yassıada’nın öncesi ve sonrasını gösterdiği iddia edildi.
Bir kullanıcı tarafından 2 Eylül 2018’de Twitter’da paylaşılan fotoğraf yaklaşık 2 bin 500 kişi tarafından beğenildi. Yassıada’dan olduğu iddiasıyla Temmuz 2018’de Twitter’da paylaşılan görsel ise yaklaşık 8 bin kullanıcı tarafından beğenildi.
Yassıada’nın karşılaştırmalı fotoğrafları doğru
Yassıada’nın öncesi ve sonrasına ait olduğu iddiasıyla paylaşılan fotoğraflar doğru. Nisan 2013’de Resmi Gazete’de yayımlanan 6456 sayılı Kanun'la beraber Yassıada’ya “kültürel ve turizm amaçlı yatırım ve hizmetler” yaptırabileceği ifade edildi. Yassıada’nın ismi ise 14 Aralık 2013’de Resmi Gazete’de İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan bir kanunla “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” olarak değiştirildi. Bu gelişmelerden sonra kongre merkezi, otel ve müze gibi yapılardan oluşacak “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” projesini ise Mesa inşaat şirketi üstleniyor. Ada, 2015’de başlayan çalışmalardan sonra günümüzdeki görüntüsünü aldı.
Google Earth görüntüleri adadaki değişimi gösteriyor
Google Haritalar’a 2017 tarihinde Yassıada’dan yüklenen görüntülerde halen yapılmakta olan yapıları oldukça yakından görmek mümkün. Bir kullanıcı tarafından Eylül 2017’de çekilen fotoğrafta adaya yapılmakta olan caminin minaresi ve diğer yapılar göze çarpıyor.
Bunlara ek olarak, Google Earth isimli program tarafından adanın yaklaşık son 10 yıllık uydu görüntüleri zaman akışı şeklinde izlenebiliyor. 2009 yılında başlayan görüntüler 2018 yılında son buluyor. Bu zaman zarfında adadaki değişim net bir şekilde görülüyor.
İnternet ortamında Yassıada’nın güncel durumuna ilişkin başka görüntülere rastlamak mümkün. İhlas Haber Ajansı (İHA) tarafından 27 Kasım 2017’de YouTube’a yüklenen ve adanın kuşbakışı görüntülerinin yer aldığı bir video görülebiliyor. Söz konusu video incelendiğinde ada üzerinde yapılması planlanan tesislerin inşaatları fark edilebiliyor.
Fotoğraf paylaşım sitesi Instagram'a farklı zamanlarda yüklenen fotoğraflarda da adaya yapılan binalar görülebiliyor. Benzer şekilde Facebook’ta bir kullanıcı tarafından paylaşılan fotoğraflarda da adadaki binalar fark edilebiliyor.
Vahap Munyar’ın, Hürriyet Gazetesi’ndeki 2 Eylül 2018 tarihli haberinde, ismi Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak değiştirilen Yassıada’daki inşaat projesinin 2019’da biteceği belirtiliyor. Haberde, projenin maliyetinin 500 milyon lirayı bulacağı ve otel, konferans salonu, cami, müze ve sergileme alanları da bulunacağı ifade ediliyor. Hürriyet Gazetesi’nin 2 Eylül tarihinde gazete manşetine Yassıada projesini taşıdığı görülebiliyor.
Mesa tarafından üstlenilen projenin ayrıntılarına ulaşmak mümkün
Bazı tesislerin yapılacağı Yassıada Projesi Mesa tarafından üstleniliyor. Mesa’nın internet sitesinde yer alan “Taahhüt Projeleri” bölümünde “Demokrasi ve Özgürlükler Adası, İstanbul, 2015-2016” ifadesine denk geliniyor ancak proje detaylarına ulaşılamıyor.
İstanbul’da devam eden inşaat projelerini listeleyen ve projelerde meydana gelen olayları kronolojik olarak sıralayan Mega İstanbul isimli internet sitesinde Yassıada Projesi hakkında da bilgiler bulunuyor. Bilgilerde inşaatı Mesa ve TOOB iştiraklerinden Gümrük ve Turizm İşletmeleri A.Ş’nin üstlendiği belirtiliyor. Buna ek olarak adadan çekilen birtakım fotoğraflara da rastlanabiliyor.
Al Jazeera Turk tarafından YouTube’da paylaşılan 2015 tarihli görüntülerde Yassıada Projesi’nin bitmesinin ardından adanın yeni halinin alacağı görünüm dijital olarak canlandırılıyor.
Yassıada’ya yapılması planlanan tesislerin ortaya çıkmasından sonra 2016 yılında sosyal medyadaki kullanıcılar projeye karşı tepkilerini göstermiş, bunun üzerine üstlenici inşaat firması Mesa bir açıklama yaparak, proje kapsamında sadece birkaç ağacın yerinin değiştirildiği buna karşılık ise projenin bitiminde Yassıada’daki ağaçların 3 katına çıkacağını ifade etmişti.
Yassıada’da yapılan değişiklikler 2017 yılında da benzer şekilde gündem olmuştu. NTV tarafından yapılan 15 Kasım 2017 tarihli haberde 2015 yılında başlayan çalışmaların adayı etkilediği ve bitki örtüsünü tahrip edildiği belirtilmişti.
