Domuz gribi ilacının piyasada bulunamadığı iddiası

Domuz gribi ilacının piyasada bulunamadığı iddiası

Yanlış Yanlış
YANILTICI
YÖNÜ

Bulgular

Gribal enfeksiyonlarda reçete edilen biri olan Enfluvir'in tedarikinde ciddi bir sorun yaşanmıyor.

Doktorlar grip teşhisi konan hastalara bu ilaçları yazıyor.

Bu içerik 3 yıldan daha eski tarihlidir.

Kış ayları gelince kapalı ortamlarda geçirdiğimiz vakit, dolayısıyla gribe yakalanma olasılığımız artıyor. Hastalığın önüne “domuz” veya “kuş” sıfatı geldiğinde ise iddialar sıklaşıyor. 2009 yılında Meksika’da ortaya çıkan domuz gribi, hala yaygın bir hastalık. Geçtiğimiz günlerde İstanbul Beylikdüzü’nde iki çocuğun bu gribal enfeksiyon nedeniyle öldükleri iddia edilmişti. Hatta Sağlık Bakanlığı, 15 Ocak 2020 tarihinde bir açıklama yaptı ve inceleme başlatıldığını söyledi. Ancak açıklama iddiaların önüne geçemedi. Son haftalarda sık sık karşımıza çıkan iddialardan bir kısmı da tedavisine odaklanıyor. Doktorların hastalığın tedavisinde kullanılan antiviral ilaçları reçete etmekten geri durduğu, çünkü ilacın piyasada bulunamadığı iddialarına yakından bakalım.

domuz_gribi_iddia

İlk 48 saatte başlanması gerekiyor 

Her şeyden önce, grip tedavisinde antibiyotikler işe yaramıyor. Çünkü antibiyotikler, bakteriyel enfeksiyonların tedavisi için uygun. Oysa virüsler, bilimsel açıdan canlı sınıfına konmuyor ve antibiyotikler virüsleri yok edemiyorlar. Reçetesiz ve doktor gözetimi dışında antibiyotik kullanmak, antibiyotik direncini artırmak gibi ciddi bir soruna da yol açabiliyor. Ancak bu gribe karşı tamamen çaresiz olunduğu anlamına gelmiyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün de söylediği gibi, influenza virüsünün yarattığı hastalıkla mücadele için bazı antiviral ilaçlar kullanılıyor. Bu ilaçlarda yer alan etkin maddeler ise, oseltamivir ve zanamivir. ABD’li Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi (Centers for Disease Control and Prevention) sitesinde de grip tedavisinde kullanılabilecek antiviraller için aynı etken maddeler sayılıyor

Türkiye’de de grip tedavisinde oseltamivir içeren antiviral ilaçlar kullanılıyor. Bunlar Enfluvir ve Oseflu. Ancak bu ilaçların reçetesiz kullanılması riskli. İlaçlara başlanması için doktor kontrolünün ardından influenza testi yapılması gerekiyor. Test burun veya geniz akıntısı örneği alınarak yapılıyor. Teyit'in ulaştığı Türk Klinik Mikrobiyoloji Ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Başkanı Alpay Azap, antivirallerin kullanımına hastalığın ilk 48 saatinde başlanması gerektiğini söyledi. İlk 48 saatten sonra başlanan tedavinin etkisinin çok kısıtlı olacağını belirten Azap, doktorların özel durumlar dışında 48. saatten sonra tedaviye başlamadıklarını da vurguladı.

Sağlık Bakanlığı’na göre de, doktor önerisi olmadan antiviral ilaç kullanılmaması gerekiyor. Çünkü antiviral ilaçların yaygın yan etkileri var. Örneğin, Enfluvir adlı ilacın bulantı, kusma, ishal, karın ve baş ağrısına yol açabileceği belirtilmiş. Bu yan etkilere Enfluvir’in muadili ilaçlarda da rastlanıyor. Dolayısıyla, internette gördüğümüz, “domuz gribinin ilacı bu, gidin alın” mesajı veren içeriklere karşı azami dikkat göstermek gerekiyor. Azap, reçetesiz alınan ve gribi önleyici olduğu söylenen ilaç ya da ürünlerin kullanımının, bir etki göstermediğini belirtiyor.

Azap'ın verdiği bilgiye göre, antiviral ilaçların yanlış kullanılması virüslerin direncini geliştiriyor. Örneğin daha önceki yıllarda antiviral olarak amandatin etkin maddesi içeren ilaçlar kullanılıyordu, ancak artık virüs direnç gösterdiğinden buna başvurulmuyor. Bu nedenle Azap'a göre gripten korunmanın en iyi yolu aşı. Azap, mevsimsel grip aşısında H1N1 antijeninin de bulunduğu, yani grip aşısının 'domuz gribi'nden de koruyacağının altını çiziyor. Aşı sayesinde hastalığın gelişmesinin önlenme oranı ise yüzde 70. Bu oran düşük gibi görünse de Azap'a göre aileden bir kişinin bile aşılanması azımsanmayacak bir önlem. 

Enfluvir’in şurup formunun tedariğinde sorun yaşanıyor 

Grip ilacının stokunun yeterli olmadığı ve doktorların ilacı reçete etmekten imtina ettikleri iddiası da tam anlamıyla gerçeği yansıtmıyor. Sağlık Bakanlığı halihazırda stoklarda bir milyondan fazla ilaç olduğunu açıkladı. Sağlık Bakanlığı İlaç Takip Sistemi’ne (İTS) dayandırdığı istatistikleri paylaşırken, ellerinde 1 milyon 625 bin kutu ilaç bulunduğu bilgisini verdi. 

Enfluvir’in piyasada iki formu bulunuyor; kapsül ve şurup. Enfluvir’in şurubunun üreticisi ise Atabay Kimya. Teyit anvirallerin stok bilgisini öğrenmek için Eczacılar Odası’na da ulaştı. Eczacılar Odası stok bilgilerini kendilerinin göremediğini söyleyerek, ecza depolarına yönlendirdi. Teyit’in ulaştığı iki ecza deposu yetkilisi ise, tablet formda bir sorun olmadığını, ancak çocuklara reçete edilen şurup formundaki Enfluvir ile ilgili zaman zaman stok sorunu yaşandığını ifade etti.

Teyit, konuyla ilgili Atabay Kimya’ya da ulaştı. Firma yetkilileri, şurup formundaki Enfluvir’in talebine yetişmek için yoğun bir mesai harcadıklarını söyledi. Firmanın verdiği bilgiye göre tablet formun tedarikinde ise sorun yok. 

Teyit, ilaç tedarikiyle ilgili bir sorun yaşanıp yaşanmadını doğrulayabilmek için Ankara, İstanbul, İzmir, Borçka Nusaybin, Varto ve Van merkezde 10'dan fazla eczaneyi aradı. Bunların biri tablet, biri de şurup formunda tedarik sorunu yaşadıklarını ifade etti. Yani salgının yaygınlığından kaynaklı zaman zaman sorun yaşanmakla birlikte, ilacın piyasada bulunamadığı söylenemez. 

Domuz gribi hakkında

Grip, influenza virüsünün yarattığı bir hastalık. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, influenza virüsünün dört tipi var: A,B,C ve D. En etkili olanlardan biri olan A tipi virüsün farkı, hem insanlarda hem de hayvanlarda hastalık yapabiliyor olması. İnfluenza A virüslerinin doğadaki asıl rezervuarı kuşlar. Yani İnfluenza A virüsleri kuş virüsleri. Kuşlarda herhangi bir hastalığa neden olmadan barınabiliyor ve bu kuşların salgıları ile doğaya yayılıyor. Yakın temas ile solunum sistemi hücrelerinde reseptör taşıyan, insan, domuz, at ve fok balığı gibi türlere bulaşıp onlarda hastalık yapabiliyor. 2005 yılında Türkiye’de 12 kişinin hastalanıp dört kişinin öldüğü ciddi bir salgına ve milyonlarca kanatlı hayvanın itlaf edilmesine neden olan kuş gribi de böyle bir virüstü. Bu tür virüsler zaman içerisinde evrim geçirerek insandan insana bulaşma yeteneği kazanabiliyor. Birkaç ay içinde tüm dünyayı etkileyen pandemi adı verilen bu büyük salgınlar her 100 yılda üç veya dört defa gerçekleşiyor. 2009’daki domuz gribi salgını bu şekilde ortaya çıkmıştı. Bu virüsler ve alt tiplerinden birkaçı ise şöyle: 

  • H5N1: İnfluenza A, kuş gribi virüsü alt tipi
  • H9N2: İnfluenza A, kuş gribi virüsü alt tipi
  • H1N1: İnfluenza A, domuz gribi virüsü alt tipi 
  • H3N2: İnfluenza A, domuz gribi virüsü alt tipi 

Dünya Sağlık Örgütü’nün Dünya İnfluenza Stratejisi raporunda, gribin tüm ülkeleri etkileyen, küresel bir sağlık tehdidi olduğu belirtiliyor. Rapora göre, her yıl tahmini 1 milyar vaka, 3-5 milyon ciddi vaka ve 290 bin ile 650 bin de influenzaya bağlı ölüm gerçekleşiyor. 1918 yılında yayılan İspanyol gribi, 50 milyon insanın kaybıyla sonuçlanmıştı. Bu grip 1957 yılına kadar yeryüzünde dolaşmaya devam etti ve evrimleşti. Bugün karşı karşıya olduğumuz domuz gribi virüsüyle de akraba.  

Artık mevsimsel bir nitelik kazandı 

Bu yıl Türkiye’de görülen grip virüslerinin çoğunluğu ise, Sağlık Bakanlığı’nın 15 Ocak 2020 tarihinde yayınlanan basın açıklamasına göre domuz gribi olarak bilinen virüsten kaynaklanıyor. Bakanlık bu hastalığın artık mevsimsel bir nitelik kazandığını belirtmiş ve dolaşımda olan grip türünün influenza A’nın H1N1 alt türü (domuz gribi) olduğunu açıklamıştı. Türkiye’de bu yıl H1N1 virüsünün etkili olduğu Dünya Sağlık Örgütü’nün 6 Ocak 2020’de güncellediği dünyadaki influenza haritasında da görülebiliyor. 

who_turkey_influenza

Dünya Sağlık Örgütü, İnfluenza haritası

Dünya Sağlık Örgütü, 2009 grip salgını ölümleri haritası

Sonuç olarak, hastalığın ilacının piyasada bulunamadığı bilgisi yanlış. Dahası bu ilacın test yapılmaksızın reçetesiz tüketimi de zararlı.

grip_son

SON GÜNCELLEME: Çeşitli illerde eczanelerle yapılan görüşmelerin kayıtları eklendi. (27 Ocak 2020, 16.50)