İddia parodi bir içeriğe dayanıyor
Danimarka’da hayvan genelevlerinin olduğu iddiası, Fransa’da faaliyet gösteren “Secret News” isimli bir sitenin ürettiği içeriğe dayanıyor olabilir. Bu içerikte, Avrupa'daki ilk hayvan genelevinin Kopenhag'da açılacağı yazıyor. Bir diğer içerik ise köpeklerin Kopenhag kaldırımlarında fahişelik yaptığına yönelik. Ancak bu içerikler gerçeği yansıtmıyor, çünkü Secret News bir çeşit hiciv ve parodi sitesi. Sitenin hakkında kısmında, sitenin bağımsız bir parodi aracı olduğu ve bu sitedeki bilgilerin çoğunun muhtemelen yanlış olduğu yazıyor.
Sitede, yeni koronavirüs ile ilgili de McDonald’s’ta satılan hamburgerlerde klorokin pastilleri olduğu gibi gerçeği yansıtmayan başka parodi içerikler de bulunuyor.
Danimarka 2015’te zoofiliyi yasakladı
Danimarka'da 2015’e kadar hayvanlara zarar gelmediği sürece cinsel ilişki yaşamak yasak değildi ve herhangi bir cezai yaptırımı bulunmuyordu. Ancak hayvanların fiziksel bütünlüğünü tehlikeye atan ve onlara acı veren eylemleri yasaklayan bir kanun vardı. 2015’te bu kanunun sınırları genişletilerek “zoofili” genel olarak cezalandırılabilir bir pratik haline getirildi. Yasanın genişletilme sebebi ise, kanunun mevcut kapsamının hayvan seks turizminin önüne geçmemesiydi.
Fakat yakın zamana kadar Danimarka’da yasal olan şey “hayvan genelevleri” değil, bu pratiğin kendiydi. Bir diğer deyişle, hayvan genelevleri isminde vergiye tabi ve kayıt altında tutulan yerler hiçbir zaman olmadı. 21 Nisan 2015’te Hayvanları Koruma Yasası’da yapılan değişiklik sayesinde hayvanlarla cinsel ilişkiye girmek yasa dışı hale getirildi. 166 parlamenterden 91’inin oyuyla kabul edilen düzenleme sayesinde, hayvanlarla cinsel ilişkiye giren insanlar ilk suçları için bir yıla kadar, tekrarlayan suçlular için ise iki yıl hapis cezasına çarptırılabilir hale geldi.
Hayvan genelevlerinin varlığını gösteren bir kanıt yok
Danimarka'nın hayvan genelevlerini yasallaştırdığı iddiası, Danimarka'daki tartışmalarda öne sürülen yasaların kabul edilmemesi durumunda Danimarka'nın “potansiyel olarak yabancı ülkelerden zoofili müşterilerini çekebileceğini savunduğu” durumuna düşeceği varsayımlarına dayanıyor.
Danimarka Hayvan Hakları Konseyi kanun değişikliğinin sebeplerinden birinin hayvan genelevleri ve hayvanların kullanıldığı cinsel içerikli gösteriler olduğunu söylüyor. Fakat aynı rapora göre, Danimarka hükümeti hayvan genelevleri gibi mekanlar ya da hayvanların kullanıldığı erotik gösterilerin varlığını gösteren bir kanıt elde edebilmiş değil. Bununla birlikte, yakın zaman önce piyasadan çekilen 24timer adlı bağımsız gazetede çalışan ve 2007’de kendilerini müşteri olarak tanıtarak ‘hayvan genelevi’ olarak tabir edilebilecek bir mekanı gözlemleyen iki gazetecinin aktarımına bakılacak olursa, bu mekanlar kelimenin gerçek anlamıyla bir ‘genelev’ de değil.
Yasal düzenlemeden önce varlığını sürdürdüğü iddia edilen hayvan genelevleri hakkında somut bir delil olmadığı için, hayvan genelevleri hakkında bir yorumda bulunmak güç.
Önceki düzenlemeyi eleştiren bir yazı kaleme alan Danimarka’nın Tarım ve Hayvancılık Bakanı Dan Jorgensen, “Yasanın şu anki hali hayvanları yeterince korumuyor. Hayvanların insanların cinsel yaklaşımları karşısında acı duyduklarını kanıtlamak zor olduğundan, hayvanların yararı için bunun doğru olabileceğini düşünmeliyiz” ifadelerini kullandı. Aleyhte oy kullananlar ise, devletin ahlak yasaları koymaya hakkı olmadığını ifade etti.
Almanya’da hayvan genelevlerinin yasallaştığı iddialarını da doğrulama platformu Snopes da yalanlamıştı.
Zoofili nedir ve yasal olmasını sağlayan ne?
Zoofili, hayvanlara karşı cinsel çekim hissetmek olarak tanımlanıyor. Psikoloji disiplininde zoofiliye dair farklı açıklamalar var. Bir kısım zoofilinin nekrofili, pedofili ve sado-mazoşistik eğilimler gibi bir davranış bozukluğu ve cinsel sapkınlık olarak değerlendirilmesi gerektiğini savunurken, diğer kesim zoofilinin bir cinsel yönelimden ibaret olduğu görüşünde.
Zoofiliyi çevreleyen bu kafa karışıklığından hukuk da nasibini almış gözüküyor. Hayvanlar kendilerini sözel olarak ifade edemediklerinden, zoofillerin hayvanların rıza gösterdiği iddiaları hukuken kabul görmüyor.
Hal böyleyken, zoofilinin yasal olmasını mümkün kılan prensip ne? Avrupa Birliği 2007 yılında imzaladığı Lizbon Anlaşması ile hayvanları "sezileri olan" canlılar şeklinde tanımlayarak, havyanları nesneleştiren, onları hukuki bir özneden çok suçun konusu haline getiren hukuk düzeninden uzaklaşma konusunda adım attı. İlgili ülkeler ise konuyla ilgili yaptıkları iç düzenlemelerde farklı noktadalar. Almanya, Fransa gibi ülkeler hayvanları "eşya" olmaktan çıkaran hukuki düzenlemeler ile onlara yeni bir statü verme eğilimindeyken, bazı ülkelerde yalnızca hayvan haklarını korumaya yönelik cezai mekanizmalar öngörülüyor.
Koruma için statünün değişmesi şart olmayabilir
Peki, hayvan genelevleri ile kısıtlı kalmaksızın, hayvanların fiziksel ve psikolojik sağlığına zarar veren cinsel fiillerin yasadışı kabul edilmesi için hayvanları “hak sahibi bir canlı” olarak değerlendirmek mümkün mü?
Teyit, konuyla ilgili detaylı bilgi almak için Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Barış Özçelik'e ulaştı. Özçelik'e göre insan dışındaki varlıkların “kişi” kabul edilmeleri çok boyutlu bir mesele; bu nedenle de yerleşik özel hukuk sisteminin neredeyse tamamı tekrar ele alınması gerekiyor. Bu da mümkün görünmüyor. Zira böyle bir kalkışma, mülkiyet, miras ve sözleşme gibi kavramların sınırlarının yeniden çizilmesini gerektirecek: "Bazı hukuk düzenlerinde, örneğin İsviçre'de, hayvanların eşya olmadığı kabul edilmiş fakat henüz onlara 'kişi' statüsü de verilmemiştir. Amaç, bir hayvana zarar verildiğinde, bunu o hayvanın sahibinin mal varlığı değerlerine değil, kişilik değerlerine verilmiş bir zarar olarak ele almaktır.”
Bununla birlikte, hayvanların seks turizminde kullanılmalarının önüne geçmek için statülerini değiştirmek elzem değil ve Dr. Özçelik’e göre bunu kamu hukuku normlarıyla yapmak mümkün: “Nitekim, bugün dünyada birçok hukuk sisteminde böyle yapılıyor. Yani, hayvanlara herhangi bir açıdan zarar veren kimse, devlet tarafından idari para cezalarıyla ve hatta hapis cezasıyla cezalandırılmaktadır. Örneğin bizde bu, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile yapılmaktadır. Bu kanun, hayvanlarla ilgili birçok koruyucu yasak getirmektedir. Hayvanlarla cinsel ilişkiye girmek de 14. maddenin (j) bendiyle yasaklanmıştır. Bu yasağı ihlal edenlere para cezası veriliyor ancak bunun pek caydırıcı olduğu söylenemez.”
Hayvanları Koruma Kanunu’nda hayvanlara karşı işlenen suçlar, suç olarak değil kabahat olarak düzenlenmiş. Yani hayvanlar suça maruz kalan özneler değil, suçun konusu olarak kabul ediliyor. Bununla birlikte hayvanlarla cinsel ilişkiye girmek Hayvanları Koruma Kanunu’nda yasak olsa da, ayrıca bir kanuna tabi değil. Aynı kanunda hayvan genelevleri ile ilgili bir ibare bulunmuyor. Kanunda hayvanlarla cinsel ilişkiye girmenin cezası 625 TL iken; Türk Ceza Kanunu’nun 226. maddesine göre hayvana yönelik cinsel şiddet içeren görüntülerin bulundurulması hâlinde, şahıslara 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ve beş bin güne kadar adlî para cezası verilebiliyor. Mevuzata göre hayvanla cinsel ilişki sırasında kayıt alınması, ilişkinin kendisinden daha sakıncalı görülüyor.
Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, faillerin sistematik olarak yasalardaki açıklardan da faydalanarak cinsel şiddet uyguladığını ve hayvana tecavüzün suç kapsamına alınması gerektiğini belirtiyor.
Sonuç olarak, iddia yasaktan önce Danimarka’da, yasadışı da olsa, bir hayvan genelevi bulunduğunu gösteren bir kanıt olmadığından doğru değil. Ülkede hayvan genelevleri değil, zoofili yasaklandı. İddia yanlış bilginin yedi türünden çarpıtmaya örnek.