Klinik çalışmalarda yüzde 90’ın üzerinde başarı kaydeden Covid-19 aşı haberlerinin ardından aşı karşıtı söylemler, iddialar ortaya atılmaya devam ediyor. Covid-19 aşısıyla bu insanlara mikroçip implante edileceği iddiaları da salgının başından bu yana zaman zaman gündeme geliyor. Aşı yoluyla mikroçip takma planının da Bill Gates’e ait olduğu öne sürülüyor.
Covid-19 aşısıyla çip enjekte edilmeyecek
Takip mikroçipleri ve bunun gibi teknolojilerin vücudumuza enjekte edilme korkusu komplo teorisyenleri tarafından sıklıkla dile getiriliyor. Salgın ile birlikte ortaya atılan mikroçip iddiaları Bill Gates’in herkesin sağlık kayıtlarının yer aldığı “dijital sertifikalardan” bahsetmesiyle ortaya atıldı. Daha önce ele aldığımız birçok analizde de bahsettiğimiz gibi, Gates, kimlerin hastalığı geçirdiği ve aşı olduğunu gösterecek bir elektronik dokümandan bahsediyor. Bu dokümanların mikroçiplerle de ilgisi bulunmuyor.
İlginizi çekebilir: İtalyan milletvekilinin Bill Gates ve yeni koronavirüse dair iddiaları
İlginizi çekebilir: Covid-19 sürüntü testi yapılırken insanlara çip entegre edildiği iddiası
İlginizi çekebilir: Koronavirüs salgınının arkasında Gates Vakfı'nın olduğu iddiası
İlginizi çekebilir: IMF’nin Afrika ülkelerine borç için aşı ve çip takma gibi şartlar koştuğu iddiası
Gates Vakfı’nın Covid-19 aşı geliştirme çalışmalarını finanse etmesi de bu iddiaların en büyük kaynağı. Ancak Bill Gates CBS’e verdiği röportajda iddiaların doğru olmadığını açıkladı. Gates, “İnsanlara mikroçip implante etmek için mi aşı istiyorsunuz?” sorusuna, geliştirilen aşıların insanları izlemeyi mümkün kılan herhangi bir şeyle bağlantısı olmadığı yanıtını verdi. İddiaların nedenini bilmediğini belirten Bill Gates, amaçlarının insanlara mikroçip yerleştirmek değil, aşı bulmak olduğunu açıkladı. Daha önce de mikroçip içeren bir projeye dahil olmadığını belirtmişti.
Bill & Melinda Gates Vakfı'nın insanlara, iddia edilen şekilde, çip takmayı mümkün kılan bir projesine de rastlanmıyor. Vakıf da mikroçip iddialarının doğru olmadığını açıklamıştı. Öte yandan vakfın finanse ettiği, deriye enjekte edilerek aşı kayıtlarını tutmayı amaçlayan bir projesi var, ancak bunun mikroçiplerle ilgisi yok. MIT’in çalışması olan teknoloji görünmez bir dövmeye benziyor. Bu ise sadece aşı geçmişini görmeyi mümkün kılıyor, insanları izlemeyi ya da kişisel bilgilere erişimi değil. Öte yandan bu proje 2016 yılında başladı ve henüz kullanıma sokulmadı. Yani salgınla ortaya çıkmış bir teknoloji olmadığı gibi, Covid-19 için kullanılma planları da yok.
Aşı yoluyla insanları izlemeyi mümkün kılacak teknoloji henüz yok
İnsanları aşılarla izlemeyi mümkün kılan bir teknolojiden uzakta olduğumuz söyleniyor. Halihazırda enjekte edilebilir mikroçiplerle dahi insanlar takip edilemiyor. Öte yandan bilim insanları, insanlara çip içeren bir aşı enjekte etmeyi de mantıksız olarak değerlendiriyor. Dahası mikroçiplerin en küçükleri bile aşı enjektörlerine giremeyecek kadar büyük.
İnsana implante edilen mikroçiplerin bir örneği RFID (Radyo Frekansı ile Tanımlama) çipleri. Ancak bu çipler pirinç tanesi büyüklüğünde ve insanlara zorla ya da gizli takılmıyor. Akıllı kimlik kartı görevi gören bu mikroçipler, büyük şırıngalarla deri altına implante ediliyor. Bu çiplerle insanları gerçek zamanlı olarak takip etmek de mümkün değil.
İnsanlara mikroçip entegre edecek bir Covid-19 aşı çalışması yok; aşıların bu ve benzeri çipleri içerdiğine dair hiçbir kanıt bulunmuyor. Aşılar sadece hastalıkla mücadele etmek için geliştiriliyor.
