Bütün keçiboynuzu çekirdeklerinin aynı ağırlıkta olduğu iddiası

Bütün keçiboynuzu çekirdeklerinin aynı ağırlıkta olduğu iddiası

Yanlış Yanlış
YANILTICI
YÖNÜ

Bulgular

Keçiboynuzu çekirdeklerin ağırlıkları yüzde 5 civarında değiştiğinden bir karatın ağırlığı 1917 yılında sabitlenmiş.

Bu esneklik olmasa sabitlemeye ihtiyaç olmazdı.

Eski zamanlarda ağırlık ölçüsü olarak kullanılmalarının asıl nedeni ise, çekirdeklerin zamanla pek su kaybetmemesi, yani çoğunlukla sabit kalmaları ile bitkinin Akdeniz havzasındaki yaygınlığı.

Bu içerik 2 yıldan daha eski tarihlidir.

Sosyal medya icat edilmeden önceki zamanlar da ağızdan ağıza dolaştığını kestirebileceğimiz bir şehir efsanesine göre, keçiboynuzu meyvesinin tüm çekirdekleri birebir aynı ağırlıkta. Bu nedenle de hassas teraziler var olmadan önce kuyumcularca ağırlık ölçüsü olarak kullanılıyorlardı. İki dirhemlik altının bir çekirdek fazla tartışması kuyumcunun itibarının nişanesiydi ve iki dirhem bir çekirdek tabiri de buradan geliyordu. 

keciboynuzu iddia

Konuyla ilgili paylaşımlarda çekirdeklerin ağırlıkları ile ilgili farklı ölçüler var: 16 çekirdek bir dirhem, dört çekirdek bir dirhem ya da beş çekirdek bir gram gibi başka başka denklikler kurulmuş.  

Çekirdekler ağırlık değişimine dayanıklı 

Keçiboynuzu (ceratonia siliqua) çekirdeklerinin tamamının aynı boyda olması mümkün değil. Öncelikle Türkiye'de tek çeşit keçiboynuzu yok ve bunların meyveleri de birbirinden farklı. Ege bölgesinde çalı tipinde olanlar yaygın iken, Toros dağlarında ağaç olanlar çoğunlukta (sf. 8).  

İkincisi de, spesifik bir tür de olsa, bu türe mensup tüm bireylerin tüm çekirdeklerinin aynı boyda olması da olası değil. Bazı çekirdekler sağlıksız ve yeterince gelişmemiş olacaklardır

Ancak karat denen ağırlık biriminin keçiboynuzu çekirdeklerinden geldiği doğru. Nitekim keçiboynuzunun bilimsel adı da, Yunanca “keras” (boynuz) ve Latince “siliqua” (küçük) kelimelerinden türemiş. Ancak 1917 yılında tam da bu nedenle, yani keçiboynuzu çekirdekleri standart bir ölçü vermekten aciz olduklarından, bir karatın ağırlığı 0,2 gram olarak sabitlenmiş.

Harvard Üniversitesi’nin biyolojik ölçüler veritabanına göre, ortalama bir keçiboynuzu çekirdeği de 200,5 miligram. Yani beş tanesi bir gramdan biraz fazla denebilir. Ancak bu ortalama bir ölçü ve ağırlıkların yüzde 5 civarında değişebileceği biliniyor.

Eski zamanlarda ağırlık ölçüsü olarak kullanılmalarının asıl nedeni ise, çekirdeklerin zamanla pek su kaybetmemesi, yani çoğunlukla sabit kalmaları ile bitkinin Akdeniz havzasındaki yaygınlığı. 

Mesela yağmurlu havada 23 saat tutulan bir 25 çekirdeğin ağırlığının ancak yüzde 0,06 değiştiği tespit edilmiş. Yani birkaç yüz yıl önce Kapalıçarşı’daki bir Ermeni ustadan düzenli olarak altın alıyor olsaydınız, çekirdeklerin ağırlıkları pek değişmeyeceğinden, büyük ihtimalle hep çok yaklaşık miktarda altın alıyor olurdunuz. 

Ancak bu değerin sadece dişi çekirdekler için geçerli olduğunu da belirtmek lazım. Hermafrodit çekirdekler 176+-7.1 miligram çekiyor. Bizans devrinde 24 çekirdek bir Bizans altınına denk geliyormuş.  

İki dirhem bir çekirdek deyiminin bu çekirdeklerle kurulan ilişkisi de büyük ihtimalle yanlış. Deyimin hikayesinin, keçiboynuzu çekirdeklerinin ağırlığından ziyade, kuyumcuya sık uğradıkları belli olmasından mütevellit, şık ve iyi giyimli kişileri tanımlamak için kullanıldığı anlaşılıyor

İddia daha önce Malumatfuruş tarafından da incelendi.