‘Bu salondakilerin yüzde 50’si eşek’ sözünün Necip Fazıl ya da Osman Yüksel Serdengeçti'ye ait olduğu iddiası

‘Bu salondakilerin yüzde 50’si eşek’ sözünün Necip Fazıl ya da Osman Yüksel Serdengeçti'ye ait olduğu iddiası

Yanlış Yanlış

Bulgular

Söz Necip Fazıl’ın yanı sıra Osman Yüksel Serdengeçti gibi başka isimlere de atfediliyor ve hikayenin farklı versiyonları mevcut.

Bu söze dair ulaşabildiğimiz Türkçedeki en eski kayıt, Vakit gazetesinin 1933 yılındaki bir sayısının “Eğlenceli Yazılar” sayfası.

Benzer fıkralar geçmişten bu yana farklı dillerde de anlatılıyor. Erişilebilen en eski kaynak ise İsveç'te.

Bu içerik 1 yıldan daha eski tarihlidir.

Sosyal medyada yapılan bazı paylaşımlarda, Necip Fazıl Kısakürek’in mahkeme salonunda yuhalanması üzerine, “Bu salondakilerin yüzde 50’si eşek” dediği, sonra hâkim kızınca sözünü, “Bu salondakilerin yüzde 50’si eşek değil” diye değiştirdiği iddia ediliyor. 

bu salondakiler yarisi esek paylasim

Söz başka isimlere atıfla paylaşılmış

Anahtar kelime yöntemiyle çeşitli arama motorlarında araştırma yaptığımızda, sözün çeşitli şekillerde, Necip Fazıl Kısakürek de dahil olmak üzere farklı farklı isimlere atfedildiğini görebiliyoruz. Bu çeşitli anlatımlarda mekan kimi zaman mahkeme salonu olmaktan çıkıp Türkiye Büyük Millet Meclisi oluyor; kimi zaman söylenen söz, “Bu meclisin yarısı hıyar” “Buradakilerin yarısı aptaldır” ya da “Bu meclisin yarısı gerizekalıdır” olarak değişiyor.

Sözün en sık atfedildiği isim ise, bir dönem milletvekilliği de yapan yazar Osman Yüksel Serdengeçti. Serdengeçti’nin TBMM’de söylediği iddia edilen sözlere dair en yaygın hikaye şöyle:

[Serdengeçti] Bir mesele ile alakalı meclis kürsüsünde konuşurken CHP milletvekilleri sıra kapaklarına vurarak protesto eder ve konuşmasını engellemeye çalışırlar. Bunun üzerine Osman Yüksel Serdengeçti, ‘Bu meclisin yarısı hıyar,’ deyip kürsüden iner. Bunun üzerine CHP’li vekiller, ‘Meclisin şahs-ı manevisine hakaret söz konusudur. Lütfen sözünü geri al’ diye itirazda bulunurlar. Bu kez Serdengeçti yeniden kürsüye gelip şöyle der: ‘Tamam, sözümü geri alıyorum. Bu meclisin yarısı hıyar değil.’

Bu hikaye Serdengeçti’ye ait olduğu iddiasıyla bazı makalelerde ve kitaplarda dahi yer almış, ayrıca yakın geçmişte mecliste anlatılarak ve 2011’deki TBMM Tutanak Dergisi’nde kayda geçmiş (sf. 225).

tbmm tutanak dergisi 2011 alinti

En eski Türkçe kayıt Vakit'te yayınlanmış bir fıkra

Bu söze dair ulaşabildiğimiz en eski Türkçe kayıt, İstanbul Üniversitesi Gazeteden Tarihe Bakış Projesi’nin sitesinden okunabilen Vakit Gazetesi’nin 1933 yılında basılan, 5718. sayısı. Gazetenin, çeşitli fıkraların paylaşıldığı “Eğlenceli Yazılar” isimli bölümünde bu hikaye “Meclisin Yarısı” başlığıyla paylaşılmış. Fıkra şöyle:

Komşu devletlerden biri vardır ki, mebusan meclisi hemen her gün birçok münakaşalara, kavgalara, dil, el, ayak hücumlarına şahit olur.

Birbirlerine muarız fırkalar azası içinde işitilmemiş, keşfedilmemiş kelime kullananlar vardır. Bunlardan biri geçenlerde kürsüye çıkarak bütçe müzakeresi sırasında ekseriyet fırkasına şiddetle hücuma kalkmış. Fakat diğer aza tarafından susturulunca kızmış: “Bu meclisin yarısı hayvandır!” diye haykırmış. Gürültü, patırtı arasında mebusu kapı dışarı etmişler.

Ertesi gün reis meclise tarziye vermesi lazım geldiği söyleyince mebus kabul etmiş ve tekrar kürsüye çıkarak: “Efendiler, dün hiddetle yanlış bir cümle sarf etmişim, bu cümleyi tashih ediyorum: Bu meclisin yarısı hayvan değildir.”

Yani bu olayın herhangi bir kişinin başından geçmediğini, eski bir fıkra olduğunu söylemek mümkün. Aynı fıkralar geçmişten beri farklı kişilere atfedilerek başka dillerde de anlatılıyor.

meclisin yarisi esek farkli diller

"Kasaba meclis üyelerinin yarısı aptal değil"

Quote Investigator’ın araştırmasına göre bu hikayeye dair en eski kaynak, 1927 yılında İsveç’te yayınlanan bir gazete. Bu gazetede hikaye, Uppsala şehrinin yakınlarındaki, ismi belirtilmeyen bir kasabadaki belediye meclisinde geçiyor:

Bir belediye meclis üyesi … meclisin yarısının aptal olduğunu söyledi. Diğer üyeler özür dilemesini istedi. Adam durumu telafi edeceğini söyleyerek kasabadaki ilan panolarına şu düzeltmeyi geçti: “Kasabanın meclis üyelerini yarısının aptal olduğunu söylemiştim. Kasaba meclis üyelerinin yarısı aptal değil.”